Quantcast
Channel: ÇözümPark
Viewing all 4130 articles
Browse latest View live

Google Apps Mimari Yapısı ve Kullanımı

$
0
0

Bu makalemizde http://www.cozumpark.com/blogs/cloud_computing/archive/2011/10/15/bulut-sistem-zerinden-exchange-kullan-m-hosted-exchange-2010-cloud-hosting.aspx bulut sistemin nimetlerinden olan Exchange Hosted yapısını anlatmıştık. Ülkemizde Microsoft tarafından bulut sistemi başlatmak için önderlik edilmiş bir hosting firmasının hosted yapısına yer vermiştik. Çözümpark platformumuz üzerinde bulut sistemi anlatan makale, webcast ve podcast ile sistem takipçilerine detaylı noktalarına kadar aktarılmıştır. Yukarıdaki linkimizde Mailleşme platformlarından birisi olan Exchange mimarisinin nasıl işlediğini anlatmaya çalışmıştım. Bu makalemizde Google tarafından sağlanan Google Apps sistemini ele alacağız.

 

Şimdi yapıdan genel özelliklerinde biraz bahsedelim ve sonrasında mail sistemini incelemeye alalım.

 


image001

 


Sistem Mail barındırma, Güvenlik ve Arşivleme isimli iki temel hizmet ile bizlere sunulmaktadır. Bu hizmetlere genel hatları ile değinecek olursak;

 

Postini:                Mail hizmeti kullanacak olan kişilere mail hizmetine ek olarak bu paketin alınması durumunda mail arşivlemesi ve Google Apps mail barındırma hizmeti ile gelen spam filtrelerinin özelleştirilmesi konusunda gelişmiş imkanlar sağlar. Bu özelliğin bize sağladıklarını sıralayacak olursak;

 

-Spam , Virus, Malware , Phishing ve Spyware Koruması

-E Mail şifreleme

-Outbound SMTP

-E-Mail Filtreleme


Yukarıdaki özellikler Google Apps mail barındırma hizmeti alındığında bize sunulmaktadır fakat özel filtreler tanımlamak, mail içeriği filtrelemek ve boyutsal tanımlamalar gibi özelleştirmeler yapmak istersek bu hizmeti ayrıca almamız gerekmektedir. Bu ürünü Exchange üzerine konumlandırılan Fore Front Protection For Exchange gibi düşünebiliriz.

 

Bu hizmet içerisinde gelen arşivleme özelliği alındığı durumda ise 25 Gb olan kişisel mailboxlar dolduğu zaman boyut sınırı olmaksızın maillerimizi 1 ile 10 yıl arasında yaptığımız anlaşmaya göre arşivleyebiliriz. Bu mailler Admin hesabı dahil kimse tarafında değiştirilemez ve silinemez sadece izlene bilir ve okunabilir.

 

Google Apps :                  Bu hizmet google tarafından mail barındırma hizmeti aldığımızda bizlere sunulan paketin ismidir. Bu paket içerisinde aşağıdaki uygulamalar yer almaktadır.

 

1-Kurumsal mail :           Bu uygulama bize 25 gb kişi başı mailbox alanı, web mail, Outlook senkronizasyonu, tüm telefonlar ile senkronize çalışma imkanı sağlar. Genel hatlarımız bittikten sonra uygulama aşamasında bu özelliklere geniş olarak değineceğiz.

2-Google Takvim :          Bu uygulama bize takvimimizin domain içi veya dışı olarak paylaşılmasını, Outlook veya gmail üzerinden kullanılmasını, sms veya mail bilgilendirmesi ve akıllı telefonda senkronize olma imkanı sağlar.

3-Google Gruplar :         Bu uygulama bize şirket içi veya şirket dışı olarak gruplar tanımlamamızı, bunlar arasında member ve owner özellikleri belirlememizi gruplar arası internet sayfası dizayn etme imkanı sağlamaktadır.

4-Google Talk :                                Bu uygulama web mail üzerinden veya bilgisayarımıza kurulacak olan Gtalk yazılımı sayesinde domain içerisinde veya domain dışarısında canlı sohbet, görüntülü sohbet imkanı sağlar. İstememiz durumunda konuşmaların kaydı tutulabilir.

5-Google Dökümanlar :               Bu uygulama online olarak ofis uygulamaları oluşturmamız kullanmamızı sağlar. İstememiz durumunda desteklenen tüm formatları 25 gb mailbox kotamızı baz alarak sisteme upload edip buradan kullanabiliriz. Bu dökümanlarımızı domain içi veya domain dışı kullanıcılar ile paylaşabiliriz. Bir dökümana aynı anda 50 kişi erişerek üzerinde 50 kişi aynı anda işlem yapabilir. Bu 5 özellik mail özelliğine entegre olarak bize sunulmuştur. Bir bakıma Microsoft sistemindeki Exchange, Lync ve Ofis 365 mimarisini aynı anda bize sunmaktadır. Aşağıdaki şekilde bu mimariyi yansıtmaktadır.

 

 

image002

 

 

Buraya kadar olan kısımda genel bir çerçeve çizmeye çalışarak ürünün kapsamını ve genel özelliklerini anlattım. Bundan sonraki aşamada ağırlıklı olarak mail hizmetleri konusuna değineceğiz. Diğer özellikler ana konumuz ve asıl mail kullanma amacımızın biraz kenarında olduğundan dolayı bu kısımlara yer yer kısada olsa değineceğiz.

 

Bu sistemi kullanmak için Google Türkiye sayfasından http://www.globalit.com.tr/demo bu sayfaya girip gerekli demo linkini kullanarak başvuruda bulunabilirsiniz. Mesai saatleri içerisinde başvurunuz incelenip size geri bilgi dönme konusunda mail gelecektir. Bu mail içeriğinde size bir ptr kaydı yollanacak ve dns üzerinden bu kaydı açmanız istenecektir. Bunun amacı kullanılacak olan domain gerçekten sizin mi diye kontrol edilmek istenmesidir. Bu aşamadan sonra size demo ortamının açıldığına dair yönetim paneli ve web mail paneline erişmek için mail ile gerekli linkler yollanacaktır. Ek olarak birkaç Mx kaydı açmanız gerekmektedir. Bu kayıtlar açılmaz ise sadece demo üzerinden mail yollama işlemi yapabilir mail alamazsınız. Bu kayıtlar aşağıdaki gibi olmalıdır.

 

 

Priority

MX Records

10

ASPMX.L.GOOGLE.COM

20

ALT1.ASPMX.L.GOOGLE.COM

30

ALT2.ASPMX.L.GOOGLE.COM

40

ASPMX2.GOOGLEMAIL.COM



Kayıtlarımızı tamamladıktan sonra bize gelen linkten yönetim panelimize login olabiliriz.

 

Google Apps Yönetim Konsolunun Adım Adım İncelenmesi

 

Bize verilen link üzerinden bizim adımıza oluşturulmuş olan konsola mail ile birlikte genel bilgileri girerek login olalım.

 

 

image003

 

 

Dashboard ekranımızda yönetebildiğimiz uygulamalara ait linkler ve genel bilgiler bulunmaktadır. Bu konsol İngilizce olmasına karşın Türkçe ve birçok dilde kullanılabilir. Google tarafından yapılan geliştirmeler Apps kullanıcılarının tümüne yansıtıldığı için güncellemelerden önce yararlanmak adına konsolu İngilizce olarak kullanmakta yarar vardır.

 

 

image004

 

 

Organization ve Users ekranımızda var olan kullanıcılarımızı görebilir, yeni kullanıcılar ekleyebilir, organization unitler tanımlayabilir, kullanıcıları bu gruplar arasında taşıyabilir, kullanıcıları silebilir, kullanıcılar üzerinde gerekli izin verilen editleme işlemlerini yapabilir, kullanıcı listesini download edebilir, toplu olarak kullanıcı ekleyebiliriz.

 

 

image005

 

 

Bir kullanıcı ekleyerek kullanıcı üzerinde ne gibi işlemler yapabiliyoruz bunlara değinelim. Kullanıcı eklemek için “New a User” butonuna tıklayalım. Gerekli bilgileri girerek “Create New User” butonuna tıklatalım.

 

 

image006

 

 

Bu ekranda “Done” Butonu ile işlemlerimizi tamamlayalım.

 

 

image007

 

 

Kullanıcımız şu anda listede görüldüğü üzere eklendi.

 

 

image008

 

 

Şimdi bu kullanıcımızın üzerine tıklayarak kullanıcı üzerinde ne gibi işlemler yapabiliyoruz bunu görelim. Açılan ekranımızda “User Information” kısmında Kullanıcımızın isminin değiştirilmesi, şifresinin resetlenmesi, bağlı olduğu tüm ortamlardan cookieslerin silinerek log off olmasının sağlanması, contact paylaşımına izin verilmesi, mailbox alan kullanım bilgisi, ek mail adresi tanımlaması, kullanıcının bir gruba atanması, mail yönlendirilmesi işlemleri yapılabilmektedir. Kullanıcıya 20 tane farklı mail adres tanımlaması yapılarak 20 farklı maili tek bir mailbox içine çekmesi sağlanabilmektedir.

 

 

image009

 

 

“Resolves Settings” kısmında kullanıcılarımızın kullandığı Google servisleri listelenmektedir. Bu servislere ek olarak ihtiyaç duyulması durumunda yine bu ekrandan Marketing üzerinden ücretli veya ücretsiz olarak uygulamalar eklenebilmektedir.

 

 

image010

 

 

“Privileges” kısmında ise kullanıcılara hak ataması yapılabilmektedir. Burada kullanıcı üzerinde gerekli yetki işlemleri ataması yapılarak organizasyon üzerinde belli roller biçilebilir. Örneğin bir kullanıcımıza kullanıcı ekleme, şifre resetleme rapor alma gibi konularda yetki verirsek bu işlemleri yapabilecektir. Bu sistem büyük ortamlarda kullanılırsa bu özellik elzem bir özellik taşımaktadır. Koç Üniversitesi ile yaptığım mülakatta 10.000 user ile Apps hizmetini ücretsiz olarak kullandıklarını belirttiler. Bu uygulama aynı zamanda kar amacı gütmeyen eğitim ve vakıf organizasyonlarında ücretsiz kullanılmaktadır.

 

 

image011

 

 

Organization & Users tabında Services kısmında ise kullanıcının kullanmış olduğu servisler aktif veya pasif edilebilir. Örneğin kullanıcının GTALK özelliğini kullanarak sohbet etmesini istemiyorsanız bu özelliği buradan pasif hale getirebilirsiniz.

 

 

image012

 

 

Groups tabında ise tanımlanmış grupları görebilir, silebilir, gruba üye ekleyebilir, üye silebilir, grup üyelerinin özelliklerini owner veya member olarak düzenleyebiliriz. Grubun nerelere mail atabileceği, grubun kimlere mail atabileceği gibi kıstaslar belirleyebiliriz. Şimdi yeni bir grup oluşturalım. “Create a new group” linkine tıklayalım.

 

 

image013

 

 

Bu ekranda grubumuza bir isim, mail adresi ve açıklama girelim. Grubun yetkisini belirleyelim. ”Create New Group” butonuna basarak oluşmasını sağlayalım.

 

 

image014

 

 

Grup şu anda tanımlandı üyelerin mail adreslerini yazarak “Add” butonuna tıklatalım.

 

 

image015

 

 

Şu anda Çözümpark ve Rıza Şahan kullanıcıları “Bilgi işlem” grubuna eklendi.

 

 

image016

 

 

“Roles and Permissions” kısmında grubun aksiyonlarını belirleyebiliriz. Burada şu anda üyelere ve dünya üzerindeki herkese mail yollamaya açık olarak ayarlanmış durumda. Diğer seçeneklerde ise sadece grup üyelerine bu gruba mail yollama izni, owner kullanıcılara mail yollama izni ve custom ile özel ayarlamalarla mail yollama izinleri atanabilir. Owner olan bir kullanıcı bu grup mail adresi ismi olan bilgiislem@rizasahan.com adı ile mail yollama işlemi yapabilir.

 

 

image017

 

 

Domain Setting tabında organizasyonumuzla ilgili temel işlemleri yapabilmekteyiz. Bu kısımda ekranlar uzun olduğu için genel resmini paylaşıp içeriğinde neler yapılabiliyor onları anlatmaya çalışacağım. “General” tabımızda konsolu yönetecek olan bir admin accountu tanımlayabilir veya değiştirebiliriz. Şifremi unuttum kısmına giren kullanıcı için metin belirleyebilir, dil ve bölgesel ayarlar seçebilir, Tüm servislere SSL girişini aktif edebilir, otomatik olarak Google tarafından yapılan güncellemeleri alıp almayacağımızı belirleyebilir, Google Türkiye Destek biriminin konsolumuza erişip erişemeyeceği noktasında izinleri düzenleyebiliriz.

 

 

image018

 

 

“Account information” kısmında aldığımız hizmetin bilgisini görebiliriz. Bizim şu anki demo hizmetimizde 20 kullanıcı açmak için bir limit tanımlanmış. Burada açılacak gruplar sınırsız eklenecek olan accept domainler yani ek adresler 20 adet olup aldığımız hizmetteki kullanıcı sayısına dahil değildir.

 

 

image019

 

 

“Domain Names” kısmında ise sistemde ekli olan domainler listelenmektedir. Şirket yapımızda kardeş firma veya farklı adlarda domainler olabilir. Birden fazla domaini buradan ekleyip yönetebiliriz.

 

 

image020

 

 

“User setting” kısmında yine ekran uzun olduğu için belli bir kısmı paylaşıyorum. Bu ekranımızda contact paylaşımını açabilir veya kapsamını değiştirebilir veya kapatabiliriz. Advanced Password ayarları tanımlayabiliriz.

 

 

image021

 

 

“Appearence” kısmında ise web maile login olduğumuzda bizi karşılayacak olan ekranda görüntülenecek olan logo tanımlamasını yapabiliriz. Örnek olması için ben resmimi ekledim.

 

 

image022

 

 

Report Tabında sistem üzerinden geçen mail trafiğine ilişkin grafikleri izleyebilir, burada ki verileri download edebilirsiniz. Postini hizmeti alınması durumunda daha kapsamlı raporlar sunulabilmektedir. “Audit” kısmından sistem üzerinde yapılan tanımlamalar, silmeler kısacası konsolda yapılan işlemlerin kim tarafından, ne zaman hangi ip üzerinden yapıldığı bilgisi verilir. ”Additional report” kısmında ise sistemde bulunan yarı değiştirilebilir otomatik rapor formatları bulunmaktadır bunlar kullanılarak raporlar alınabilir.

 

 

image023

 

 

Advanced Tools kısmında da uzun bir ekran olduğu için küçük bir resmini paylaşıyorum. Bu kısımda mail sistemi ile ilgili işlemleri yapmak için genel tool paylaşımı, Authencation güvenlik ayarları, bize mail atabilecek domain ip belirlemeleri veya bizim mail atabileceğimiz domainler, docs üzerindeki dökümanların bir kullanıcıdan bir kullanıcıya aktarma gibi işlemler buradan yapılmaktadır.

 

 

image024

 

 

Setup Tabımızda konsol apps hizmetlerini kullanabilmek için örnek olarak blackberry telefonunuza nasıl tanımlayacağınızdan, gmaili nasıl kullanacağınızdan, docs üzerinde nasıl işlem yapacağınız noktasına kadar işlemler video veya resimli anlatımlar ile bize sunulmaktadır. Bu kısım bir programın help kısmı gibi düşünülebilir. Sisteme başlama aşamasında adım adım bilgilendirmeler yapılarak nerede hangi işlemi nasıl yapmamız gerektiği en ince ayrıntısına kadar anlatılmaktadır.

 

 

image025

 

 

Support tabında tüm işlemlerde nere ile irtibata geçeceğimiz, hangi telefon numaralarını arayacağımız, hangi adreslere mail atacağımız ve sistem pin numaraları yer almaktadır.

 

Setting tabında ise konsolda bulunan tüm öğelere özgü ayarlar yapılmaktadır. Bunlar çok uzun resim alanları alacağı için bunları yazı ile tek tek açıklayacağım.

 

Calendar: Takvim ile ilgili olarak paylaşılıp, paylaşılmayacağı, organizasyon içi veya dışı paylaşımı ve takvim kaldırma seçenekleri bize sunulmaktadır. Bu kısımda ayrıca yeni Resource eklemeleri yapılabilir. Bu resource Excahnge üzerinde tanımlanan toplantı odası gibi düşünülebilir.

 

Chat: Bu kısımda kullanıcının chat özelliği kaldırılabilir, kullanıcının şirket içi dışı chat yapma ayarları ayarlanabilir ve kullanıcı buradan GTALK programını download edebilir.

 

Contact: Burada kullanıcı contact paylaşımı yapabilir, contact özelliği kapatılabilir veya contact web adresinin linkini görebilir.

 

Docs: Bu kısımda kullanılacak olan template seçimleri, docs özelliğimim aktif edilip kapatılması, dökümanların kimler tarafından görünebileceği kimlere paylaştırılabileceği konusunda ayarlamalar yapılmaktadır.

 

E-mail: Kullanıcının mail özelliklerinde yapılan ayarlara ek olarak, pop imap servisinin açıp kapatılması, belirli domainlerin yasaklanması veya belirli domainlerden mail gelmesi, maillerin belli sürede otomatik silinmesi, offline mail özelliğinin kullanılması, akıllı telefonlarda kullanılacak olan tool download işlemlerinin yapılması bu kısımdan gerçekleşmektedir.

 

Mobile: Buradan akıllı cihazlarda kullanılan sync özelliği aktif veya pasif edilebilmekte olup akıllı telefonlarda nasıl hesap tanımlanacağı konusunda bilgiler yer almaktadır.

 

Sites: Bu kısımda web maile erişmek için farklı bir kayıt tanımlanabilir. Örneğin mail.rizasahan.com adresi dns üzerinden açılıp burada tanımlandığında mail.rizasahan.com adresinden google web mail adresimize erişebiliriz.

 

Buraya kadar olan kısımda Apps mimarisi, içeriği, sistem demosu için başvuru adımları, demo kullanabilmek için yapılması gereken işlemler, konsola erişim ve konsol anlatımını yaptık. Burada gerekli user tanımlaması grup tanımlaması gibi işlemlerden sonra bundan sonraki Makalelerimizde sistemi web mail, Outlook sync, pop3 ve imap olarak inceleyeceğiz. Google Apps sistemine ek olarak alınan Postini hizmetine değineceğiz. Bu cümleyi bu seriye ait makalelerde bir çokekez söyleyeceğiz ama bu kısmı belirtmekte yarar var. “Hizmetin satın alınma öncesi anlatılması, hizmetin demo ortamının sağlanması, eğitim verilerek satınalmadan ürünü satınalma konusunda fikir edinilmesi için Google Türkiye gereken desteği sağlamaktadır.”

 

Yararlı olması dileğiyle saygılarımla.


VMware 5.0 vCenter Server Kurulumu

$
0
0
VMware vSphere Ürün ailesinin yeni versiyonu ile birlikte güncellenen vCenter Server ‘ ın yüklenmesi ve yeni host eklenmesi ile ilgili bilgileri sizler ile bu makalede paylaşacağım. vCenter Server ‘ ın tanımı : vSphere ortamlarının, sanallaştırma altyapısının her seviyesine girerek, yapının merkezi bir şekilde yönetilmesini ve kontrol altına tutulmasını sağlayan, Tek bir ekrandan sanal sunucularının, host’ların , cluster’ların ve diğer sanal component’lerin efektif bir şekilde yönetilmesini sağlayan...(read more)

Windows Server 2008 Üzerinde IIS7 Kullanımı – Bölüm 1

$
0
0
Bu makalemde sizlere Windows Server 2008 üzerinde IIS 7 kullanımını anlatacağım. Temel olarak tüm modüllere değineceğim. Tabiki böylesine önemli bir servisin tüm özelliklerini makalelere sığdırmak mümkün olmayacaktır ancak yine de bu makalenin sonunda temel seviyede IIS kullanımını öğrenmiş olacaksınız.

İki bölüm olarak hazırladığım bu makale serisinde aşağıdaki konulara değineceğim;

 

·         IIS 7’ rolünü eklemeyi.

·         IIS kurulduktan sonra ihtiyaç duyduğumuz IIS bileşenlerini nasıl ekleyip kaldıracağımızı.

·         IIS 7’ de web site oluşturup yayınlamayı.

·         IIS 7’de oluşturduğumuz websitenin application pool yönetimini ve application pool’ da neler yapabileceğimizi,

·         Temel Web Server işlemleri (virtual directory, application pool ekleme, birden fazla port ekleme..vb)

·         IIS 7’de websitemizi SSL li olarak yayınlamayı (CSR kodu oluşturma, sertifika yükleme bahsedecem)

·         IIS 7 modüllerinin ne işe yaradığını ve neler yapabileceğimizden bahsedeceğim,

·         IIS 7’de PHP, MySQL çalıştırmayı,

·         IIS 7’de SSL li FTP yayınlamayı ve FTP modüllerini,

·         IIS 7’de ASP.NET modüllerini anlatacağım.

 

 

Windows Server 2008′de, IIS rolünü eklemeyi, IIS 7′de website oluşturmayı, IIS bileşenlerini eklemeyi ve IIS rolünü\bileşenleri’ni kaldırmayı anlatacağım.

 

Server 2008′de IIS Rolü Ekleme;

 

Server Manager\Roles Add Roles tıklayın,

 

 

image001

 

 

Roles ekleme Wizard’ı açılacaktır Next tıklayarak ilerleyelim.

 

 

image002

 

 

Server için rol seçmemiz istenecektir Web Server (IIS) seçip Next tıklayarak ilerleyelim,

 

 

image003

 

 

 

Bu ekranda IIS 7.0 ile ilgili bilgilere bakabilirsiniz. Next tıklayarak ilerleyelim,

 

 

image004

 

 

Bu ekranda role servislerini yani IIS bileşenlerini seçmemiz isteniyor, default olarak aşağıda ki resimde ki gibi servisler seçili gelmektedir. İhtiyacınız olan bileşenleri seçip Next’le ilerliyoruz. IIS kurulduktan sonra’da ihtiyaç duycağınız diğer bileşenleride ekleyebilirsiniz. (Yazının sonunda anlatılmaktadır)

 

 

image005

 

 

Confirm ekranında seçtiğimiz IIS Role Servislerini\Bileşenlerini görüyoruz. Install tıklayarak kurulumu başlatıyoruz.

 

 

image006

 

 

IIS 7.0 artık kuruldu, kurulumdan sonra server’ı restart etmeye gerek yok. Close seçerek kurulumu bitiriyoruz.

 

 

image007

 

 

IIS 7′de WebSite Oluşturma

 

Kurulum bittikten sonra, Start\All Programs\Administrative Tools\ IIS manager giderek veya run’a inetmgr yazarak IIS Manager’ı açıyoruz.

 

Sol tarafta Connectiosn kısmında Sites‘ın üzerine sağ tıklayarak Add Web Site seçiyoruz.

 

 

image008

 

 

Açılan pencerede sitemizle ilgili birkaç tanımlama yapacağız;

 

 

image009

 

 

1. Site name kısmına yayınlayacağınız sitenin adını yazıyoruz, sitenin adını yazdığımızda Application pool’da site name’de yazdığımız isimle aynı ad da bir pool oluşturacaktır, isterseniz Select‘den daha önceden tanımladığınız application pool atayabilirsiniz.

 

2. Physical path, web sitemezin yayınlanacağı klasörü yani websitemizin dosyalarının bulunduğu dizini seçiyoruz.

 

3. Connect as ve Tes Settings, Physical path’e yazdığınız yol başka bir host’ta paylaştırılmış bir klasörse Connest as seçeneği seçtikten sonra Specifc user veya Application user Credential(Doğrulama) methodundan birini seçip user ve password bilgisi girerek erişimesini sağlıyoruz. Tes Settings ile bu ayarları kontrol edebilirsiniz.

 

 

image010

 

 

4. Binding

 

Type; websitenizde veri güvenliğide olmasını istiyorsanız https seçmeniz gerekiyor. (https seçmeniz durumda ek ayarlamalar yapmanız gerekecektir, SSL sertifikası tanıtmanız gibi, ilerleyen kısımda bu konuya değindim) Normalde websiteleri http protokülünü kullanır bende http seçiyorum.

 

Ip Adress; Web sitemizin yayınlanacağı IP adresini seçiyoruz. isterseniz IPv6 protokolünüde seçebilirsiniz. (Server 2008′de IPv6 protokolü açık olarak gelmektedir.)

 

Port; web sitemizin yaynın yapacağı tcp portunu yazıyoruz, http protokolünü seçtiğimiz için kullandığı tcp port 80 dir. İsterseniz başkabir porttan da yayınlayabilirsiniz ( 80 yerine 83 derseniz; web’den siteniz çağırıldığında ip veya hostname’in sonunda değiştirdiğiniz port’u yazmalısınız ki siteniz gelsin. örneğin: www.tamersari.com:83 veya sunucunun ip adresi http://83.66.x.x:83 )

 

Hostname; Sitemizin adını yazıyoruz, IIS’te 80 portuyla çalışan birden fazla websitesi yayınlamak istiyorsak hepsine hostname tanımlamanız gerekir. Hostname tanımlamadan yayınlayacağınız ikinci bir websitesine 80 portunu atayamayız.

 

Bu ayarlarıda yaptıktan sonra sitemiz yayın için hazırdır. Tek eksik sitemizde yayınlayacağımız kodlar deneme için basit index.htm adın bir html kod hazırladım ve websitemizin yayınlandığı Physical path kopyaladım.

 

Websitenizin ansayfası hangi dille yazıldıysa Defaul Document’de ilk sıraya taşımanız gerekecektir. Sitem html kod’la açılacağı için Defaul Document’de index.htm yukarı taşıdım.

 

 

image011

 

 

Artık web sitemiz hazırdır, çağırıldığında index.htm yazdığım basit kod gelecektir.

 

 

image012

 

 

IIS kurulduktan sonra ihtiyaç duyduğumuz iis modüllerini ekleme/kaldırma;

 

 

IIS Management konsoluna ASP.Net, ISAPI Filter modülünü yada ihtiyaç duyduğunuz herhangi bir modülü sonradan ekleyebilirsiniz.

 

Bunun için, Server manager\ Roles’da,

 

Web Server (IIS) kısmında Add Role Services tıklıyoruz

 

 

image013

 

 

Add Role Services Wizard’ı açılacaktır, burda yüklenmemiş diğer IIS modüllerini görüyoruz. İhtiyacınız olan role servisini seçip Next tıklayarak devam ediyoruz.

 

 

image014

 

 

Progress aşamasını geçtikten sonra, seçtiğimiz bileşenlerin yüklendiğini görüyoruz. Server’ı restart etmeye gerek yoktur.

 

 

image015

 

 

Server’dan IIS bileşenlerini veya komple IIS rolünü yine Server manager’da Roles’dan kaldırabilirsiniz.

 

 

image016

 

 

IIS 7 management konsolundan görüntü;

 

 

image017

 

 

Applications Pool Yönetimi

 

IIS Manager’da Start Page’de Applications Pools ve Sites olmak üzere 2tane list vardır. IIS ile ilgili tüm işlemlerimizi buradan yapacağız.

 

 

image018

 

 

Applications Pools

 

Oluşturduğumuz websiteler için ayrı ayrı application pool’lar tanımlayabiliriz. oluşturduğumuz application pool’ları ayrı ayrı 64bit veya 32bit uygulama çalıştırabilecek şekilde tanımlayabiliriz, rcycle süresiyle ilgili gelişmiş ayarlama yapabiliriz, uygulamanın worker processes artırabiliriz.. vs

 

Applications Pools üstüne gelip, sağ tıklayarak veya sağ tarafta Actiosn kısmından Add Application Pool‘dan pol oluşturuyoruz.

 

image019

 

 

.NET Framewotk 4.0 versiyonun seçili olabilmesi için Server’da dotNetFX 4 kurulu olması gerekiyor.

 

Oluşturduğumuz Pool’un üzerine gelip Actions kısmında Application pool’la ilgili ayarlamalar yapıyoruz, Actions kısmında yapabileceğimiz işlemleri sırasıyla inceleyecek olursak;

 

 

image020

 

 

1. Yeni bir application pool ekliyoruz.

2. Seçili olan application pool’u diğer tüm application pool’lar için varsayılan (default) olarak ayarlar.

3. Stop durumunda olan application yeniden çalıştırmaya yarar.

4. Çalışan application’u durdurur.

5. Application pool’u yeniden başlatılmasını sağlar.

6. Sadece .Net Framework versionunu ve Managed pipilen mode’larını değiştirebiliriz.

7. Recycling‘den detaylı olarak bahsetmek istiyorum;

 

Default olarak recycling süresi 1740 dakika yani 29 saattir, application pool’unuz her 1740 dakikada bir recycle edecektir. Her 1740 dakida recycle olması demek application pool’un ilgili olduğu worker process kapatıp yeni bir worker process açması demektir bu recycle olması esnasında açık sessionlar kapanacaktır. 29saatte bir rcycle olduğu için sitenizin en yoğun olduğu saat’e denk gelebilir bunun olmamasını istiyorsanız Actions kısmında Recycling‘den ayarlama yapabiliriz.

 

 

image021

 

 

image022

 

 

Bunu engellemek için Reguler time intervals seçeneğini kaldırıp Specific time seçebilirsiniz yani websiteniz yoğun olmadığı saatte recycle yaptırabilirsiniz.

 

Application pool’unuzun memory kullanımı yüksekse, belirleyeceğiniz memory oranına geldiğinde rcycle olmasını istiyorsanız Memory Based Maximums‘dan tanımla yapabilirsiniz.

 

8. Advanced Settings’de oluşturduğumuz application pool’un ayarlarını görebilir ve değişiklikler yapabiliriz.

 

 

image023

 

 

General Tabında;

 

.Net Framework Versiyonunu değiştirebilirsiniz.

 

32bit/64bit uygulama çalıştırabileceği ( Burda işletim sistemim 64bit olduğu için uygulamanın 32bit olarakmı çalıştıralacağı soruluyor)

 

Managed Pipeline Mode’da IIS 7.0′ın IIS 6.0 gibi çalışmasını sağlayabilirsiniz. Application pool’da Managed Pipeline Modu integrated seçersek pool ııs 7.0 ile birlikte gelen integrated pipeline modunda çalışacaktır. Managed Pipeline Modu Classic seçersek IIS 6.0 gibi davranacaktır.

 

 

image024

 

 

CPU tabında;

 

Uygulamanız belirttiğiniz cpu limitini geçtiğinde w3wp.exe yani iis processes’ni durduracaktır. Bununla ilgili ayarlamaları yapabilirsiniz.

 

Process Model tabında;

 

Identity’de application pool için kimlik tanımlaması yapabilir, time-out süresini ayarlayabilir ve maximum worker processes’den uygulamanızın işlem sayısını ayarlayabilirsiniz.

 

maximum worker processes defaultta 1′dir, uygulamanız cpu ve memory kullanımını şişiriyor yavaş çalışmasına neden oluyorsa proces sayısını arttırabilirsiniz. Maximum worker processes’e yazacağınız sayı kadar processes’de çalışıp sistem kaynaklarını kullanacaktır.

 

Örneğin; oyxxxxxxx isimli application pool’um için maximum worker processes’te 3 olarak ayarladım Task Manager’da Çalışan Processes’lerde baktığınızda 3tane oyxxxxxxx isimli processes’in çalıştığını görebilirsiniz.

 

 

image025

 

 

Process Orphaning, worker process yanıt veremez duruma geldiğinde kapatılıp yeni bir worker process açar.

 

 

image026

 

 

Rapid-Fail Protection

 

Burda önemli olan 2 prametre vardır; Failure Interval (minutes) ve Maximum Failures dır. Bu iki prametre application pool’da ne kadar sürede kaç defa hata alındığında yeniden başlamayacağını tanımlıyoruz.

 

 

image027

 

 

Kısaca application pool 5 dakika içinde 5 defa oluşacak sorun nedeniyle kapanacak olursa 6.da tekrar çalışmayacaktır.

 

Recyling‘i yukarıda anlatmıştım tekrar yazmaya gerek duymadım, Actions’da Recyling’de yaptığımız aynı işlemleri burada da yapabiliyoruz.

 

 

image028

 

 

Raname ve Remove‘da adlarından anlaşılacağı gibi application pool’adını değiştirebilir veya silebiliriz.

 

Websitemiz üzerine gelip sağ tıkladığımızda karşımıza çıkan ekranda neler yapabiliyoruz bir bakalım;

 

 

image029

 

 

Explore; websitemizin publish edildiği root’u açar.

 

Edit Permissions; websitemizin publish edildiği root klasörünün özelliklerini açar.

 

 

image030

 

 

Add Application; Sitemizin altına yeni bir uygulama eklemek için kullanabiliriz.

 

Örneğin; www.tamersari.com altına network die bir alan ekleyelim www.tamersari.com\network çağırdığımızda bağımsız bir website gibi davranacaktır.

 

 

image031

 

 

image032

 

 

Add Virtual Directory; Başka bir konumda olan dosyayı fiziksel makinenize taşımadan fiziksel makinenizin root’undaymış gibi gösterebilirsiniz.

 

 

image033

 

 

image034

 

 

Edit Bindings; Websitemize hostname eklemek, sitemizin yayın yaptığı portu değiştirmek veya ikinci bir port eklemek gibi işlemler için kullanabiliriz. (IIS’de 80 portuyla birden çok website yayınlayacaksanız hepsine hostname girmeniz gerekiyor ya da her birine farklı port vermeniz gerekir)

 

 

image035

 

 

image036

 

 

Manage Web Site; websitemizi restart, start, stop edebilir ve Browse’den sitemizin görünümüne bakabiliriz.

 

 

image037

 

 

Manage Web Site\Advanced Settings; websitemizin application pool ve fiziksel yolunu değiştirebilir, bağlantı limit ayarlarını yapabilir ve Failed Request Tracing’de logların tutulacağı klasörü değiştirebilir ve Failed Request Tracing’i enable veya disable edebiliriz. ( Yazımın ilerleyen bölümünde Failed Request Tracing değineceğim)

 

 

image038

 

 

RefreshRemove – Rename; Adından da anlaşılacağı gibi websitemizin content’inde yaptığımız değişikliği görmek için Refresh tıklarız, Website silmek içinde Remove, yeniden adlandırmak için Rename tıklarız.

 

Add FTP Publishing; 2.Bölümde FTP modüllerini anlatacağım için bu kısmı geçiyorum.

 

Root’uzun altındaki klasöre application pool atamamız gerekiyorsa, ilgili klasörün üzerindeyken sağ tıklayıp Convert to Application seçiyoruz.

 

 

image039image040

 

 

Select‘ten daha önceden oluşturduğunuz application pool’u gösterebilirsiniz.

 

Oluşturduğunuz Virtual Directory‘de application pool atayabilirsiniz.

 

Buraya kadar Windows Server 2008’e IIS rolünü eklemeyi, website oluşturmayı, dizinde ki dosyaya pool atamayı, virtual directory eklemesini, application pool da neler yapabilceğimizden bahsettim. IIS 7 Modüllerini anlatmadan önce SSL website yayınlamasını anlatmak istiyorum;

 

Iis 7’de Ssl Website Yayınlama

 

SSL’li website yayınlamadan önce, ssl sertifikası tahsis eden bir ISP firmasında web sunucumuz için ssl talep edeceğiz, ISP firması websitemiz için SSL oluşturabilmesi için bizden CSR kodu isteyecektir, oluşturacağımız CSR kodu websitemize özgüdür başka bir website için kullanamazsınız.

 

IIS Manager’ı açın, sunucunuzun üzerine gelip, Server Certificates modülünü açın;

 

 

image041

 

 

Oluşturulacak CSR kodunu kaydetmek istediğiniz yolu ve adını yazın,

 

 

image042

 

 

Belirttiğiniz yolda aşağıdaki gibi benzer CSR kodu oluşacak, Trust firmasına aşağıdaki kodu gönderiyoruz.

 

 

image043

 

 

Trust firmasına CSR kodunu gönderdikten sonra mail adresinize gönderdiğiniz koda benzer bir kod gelecek, gelen kodu kopyalayıp notepad’e yapıştırın ve uzantısını .cer yapın. Şimdi sunucumuza .cer sertifikasını yükleyeceğiz;

 

 

image044

 

 

Yüklediğimiz sertifika aşağıda gözükmektedir.

 

 

image045

 

 

Sunucumuza SSL sertifikasını yükledikten sonra Websitemize bu SSL sertifikasını göstereceğiz,

WebSitemizin üzerine gelip sağ tıklayın ve Edit Bindings‘i seçin;

 

 

image046

 

 

Site Bindings penceresi açılacaktır Add diyerek yeni binding ekliyoruz,

 

Type‘de https, Yayın yaptıgınız IP adresi, Port 443 seçiyoruz.

 

SSL certificate‘de websiteniz için yüklediğiniz sertifikayı seçiyorsunuz.

 

 

image047

 

 

Web sitemizi SSL li olarak yayına hazırlamış olduk.

 

NOT: Daha önceden export ettiğiniz sertifika varsa, Server Certificates‘da Import kısmından .pfx dosyasını göstererek sertifikanızı yükleyebilirsiniz.

 

1.Bölümümüzün son konusu IIS 7 MODULLERİNİN YÖNETİMİ bu bölümde IIS 7 modüllerini açıklayıp neler yapabileceğimizden bahsedeceğim;

 

ASP

 

Burdaki ayarları değiştirmek çalıştıracağınız uygulamanın özellikleriyle ilgilidir. Bu kısımda debug, cache, sesion limit ve com plus ayarlarını yapılandırabilirsiniz. (ASP.NET Modüllerini ayrıntılı olarak 2.Bölümde anlatacağım)

 

Authentication;

 

Web sitemizin kimlerin görüntülemesini istiyorsak bu kısımdan ayarlamaları yapıyoruz. WebSitemizin herkese açık olmasını istiyorsak Anonymous Authentication‘ı enable yapmalıyız. Websitemizin veya subdomain’lerin herkese açık değilde belirleyeceğimiz user’ların ve grub’ların görüntülemesini istiyorsak bu kısımda Windows Authentication‘u enable ettikten sonra Authorization Roles‘da belirleyeceğiniz user ve gruplara yetkilendirme yapabilirsiniz.

 

Authorization Roles;

 

Websitemize ve uygulamalara erişim sağlayacak kullanıcıları burdan yapılandırabiliriz.

 

CGI (Common Gateway Interface)

 

Common Gateway Interface uygulamaları için varsayılan ayarları sağlar, gerektiğinde bu ayarları değiştirebilirsiniz.

 

Compression;

 

Web sayfalarımızın sıkıştırılarak istemci tarayıcılar tarafından daha hızlı görüntülenmesini sağlar ve sitenizin bant genişliğini daha etkin bir şekilde kullanmanızı sağlar. Burda dikkat etmeniz gereken Enable dynamic content compression seçeneğidir.

 

Enable dynamic content compression seçilmesi, sunucunuzun cpu kullanımını arttırarak genel performansınızı etkileyebilir. (Sunucunuzun donanım durumuna göre tercih yapabilirsiniz.)

 

 

image048

 

 

Default Document;

 

Root’ta ki belgelerin hangisinin varsayılan olarak tanımlanacağı belirtilir. İstemci tarayıcıları için varsayılan belgenin ilk gönderilmesi için o belgenin en üst sıraya taşımanız gerekmektedir. Atayacağınız belge Default Document‘te yoksa Actions’da Add tıklarak yeni belge ekleyebilirsiniz.

 

 

image049

 

 

Directory Browsing;

 

İstemci tarayıcılar tarafından istekte bulunulduğunda, Default Document’ta varsayılan belge tanımlanmadıysa veya Default Document disable ise dizininizde ki tüm dosyaları liste şeklinde gösterir. Güvenlik sebebiyle default’ta disable’dır enable etmek isterseniz sağ kısımda ki Actions’dan enable edebilirsiniz. Dizin listesinde görüntülemesini istediğiniz bilgileri seçebilirsiniz.

 

 

image050

 

 

Error Pages;

Sunucumuz bir hatayla karşılaştığında istemci tarayıcılara burda ki hata kodlarını iletir. İsterseniz burda ki hata kodlarını özelleştirebilirsiniz.

 

 

image051

 

 

Failed Request Tracing Rules;

 

Oluşturacağınız kuarallara göre uygulamanızın çalışmasının uzun sürmesinin nedenlerini IIS ‘in ilgili sayfalarda hangi modüllerde neler yaptığını bu kısımdan görebilirsiniz.

 

HTTP Redirect;

 

Websitemizin başka bir url yönlendirilmesini, websitenizi https zorunlu kılmak, Exchange OWA yönlendirme gibi işlemleri burdan yapıyoruz.

 

 

image052

 

 

Http Response Headers;

 

HTTP üst bilgilerini yapılandırmak için kullanılır. Detaylıca anlatmak gerekirse;

 

Sitemizde ki dizin ve veya sayfalara content expire sureleri vererek bandwith kullanımını azaltabilir ve expire süresi verdiğimiz dizinlerin cache’den gelmesini sağlayabiliriz.

 

Örneğin; www.tamersari.com da ki resimler \images klasöründen çağırılıyor burada sabit içerik imajları var uyeol.jpg, buton.gif …vb makalelerimde ki resimler ..vs bu imajları kullanıcılar her sayfaya girdiğinde çağırıyor buda gereksiz bandwith tüketimine sebep oluyor. İmajların bulunduğu dizine content expire süresini 7 gün olarak ayarlarsak tarayıcı websitemize geldiğinde content expire süresini 7 gün olarak görür ve 7 gün boyunca her sayfaya girdiğinde bu imajları çağırmaz cache’den getirir 8.gün girdiğinde komple sayfayı cacheler.

 

 

image053

 

 

IP Address and Domain Restrictions;

 

İstediğiniz IP adresini veya IP grubuna websitenize veya subdomain’nize erişim için izin verebilir veya erişimini engelleyebilirsiniz.

 

 

image054

 

 

ISAPI Filters;

 

IIS servisinin sağladığı özellikleri genişleten DLL dosyası diyebiliriz, standart olarak sağlanan özelliklerin yanında ek özellikler katabilirsiniz, ISAPI Filters sitenize gelen istekleri dinler ve tanımladığınız filter’e yapmasını istediğiniz işlemi yaptırta bilirsiniz.

 

Örneğin; yazacağınız DLL ile web sitenizdeki resim ve videoların url’ni x biri kendi sitesinde yayınlamak isterse bunu ISAPI Filters’a tanımlayarak engelleyebilirsiniz.

 

Logging;

 

Loglarınızın hangi dizinde tutulacağı ve yönetimi ile ilgili ayarlamaları buradan yapabilirsiniz.

 

 

image055

 

 

Burda bilmeniz gereken 2 tane önemli bilgi var;

 

Select Fields‘den loglamaya ek bilgi ekleyebilirsiniz.

 

Use local time for file naming and rollover seçerseniz loglama da geçen tarih sizin sunucunuzdaki local saati baz alarak loglama yapar. (Tarih karışıklığı olmaması için seçmenizi tavsiye ederim)

 

 

image056

 

 

MIME Types;

 

Tarayıcıların dosyanın türüne göre dosyayı gösterebilmek için gerekli uygulamayı bu dosya ile ilişkilendirmesi için yapılan tanımlamalardır.

 

Örneğin; MIME Type’de olmayan outlook belgesi .msg ekleyelim;

 

File name extension; .msg

 

MIME type; application/vnd.ms-outlook

 

 

image057

 

 

Modules;

 

IIS 7 ile birlikte gelen bir özelliktir, diğer sürümlerde yönetim konsoluna eklenti yapılamıyordu artık thirt parti yazılımcıların geliştireceği veya firmanızın ihtiyaç duyacağı eklentileri kullanabilirsiniz. Yönetim paneline module oluştururken iyi bir yazılım bilgisi gerekiyor. J Maalesef örnek veremiyorum.

 

Output Caching;

 

Sunucunuzun uygulama ve web performansını Output Caching ile yapılandırabilirsiniz. Tarayıcı istekte bulunduğunda IIS isteği işler ve istemci tarayıcıya sayfayı gönderir. Output Caching ayarlamasını yaparsanız sayfanızın bir kopyası web sunucunuzun belleğinde depolanır ve aynı sayfa için gelen istekler cache’den (ön bellek) verilir.

 

 

image058

 

 

Request Filtering;

 

Bu modül web sunucunuza gelen kötü amaçlı şablonları istekleri inceler, isteklerin zararlı olduğunu belirlerse gelen istekleri engeller.

 

Bu modülde sayfa uzantıları için izin tanımlamaları yapabilir,

 

web.config dosyasını veya bin dizinine doğrudan erişimleri engelleyebilirsiniz,

 

SSL Settings;

 

WebSiteniz için SSL ayarlarını değiştirmenize olanak tanır.

 

 

image059

 

 

WebDAV Authoring Rules;

 

WebDAV kullanıcı arabirimini kullanarak web sitenizin içeriğini online olarak müdahale edip gerekli güncellemeleri yapabilirsiniz. İstediğiniz kullanıcıları burdan yetkilendirebilirsiniz.

 

Makalemin 1.Bölümünün sonuna geldik buraya kadar website oluşturmayı, oluşturduğumuz website’da application pool yapılandırmasını ve IIS modüllerine hâkim olmayı öğrendik. 2.Bölümde görüşmek dileğiyle J

IBM DS Storage Raid Yapısını Genişletme

$
0
0

 

Bu yazımızda Ibm Ds storage cihazımızın Raid yapısını genişletmesini anlatacağım. Bu işlem için IBM System Storage Manager yazılımına ihtiyaç vardır. Bu programı çalıştırdıktan sonra Storage üzerinde oluşturduğumuz Alanı göreceğiz. Storage alanı sağ tıklayıp Manage Storage Subsytem i tıklıyoruz.

 

 

image001

 

 

Karşımıza Password alanı gelmektedir. Bu kısma şifremizi giriyoruz ve OK tıkladıktan sonra yönetim paneli kısmına girmiş oluyoruz.

 

 

image002

 

 

Logical sekmesi tıklandığın da Server üzerindeki raid yapısını ve raid e eklenmemiş hdd’leri görmüş oluyoruz.

 

 

image003

 

 

Raid yapımıza disk eklemek için var olan Raid yapısının üzerine sağ tuş tıklayıp Add Free Capacity tıklıyoruz.

 

 

image004

 

 

Karşımıza Raid yapısına dahil edebileceğimiz hdd ler gelmektedir. Var olan yapıya aynı anda 2 adet disk ekleyebiliyoruz.2 tane hdd seçip Add tıklıyoruz.

 

 

image005

 

 

Karşımıza uyarı ekranı gelmektedir. Bura da “ Bu işlem uzun sürebilir fakat bu süre içerisinde dataya erişebilirsin şeklinde uyarı gelmektedir.” Yes diyerek devam ediyoruz.

 

 

image006

 

 

Raid yapımızın üzerinde saat işareti çıktığını görüyoruz ve alt kısmında ise raid e yeni eklediğimiz hdd’leri görmüş oluyoruz. Bu işlem uzun sürebilir.

 

 

image007

 

 

Bu işlem bittik ten sonra Array ın üzerine sağ tuş tıklayıp increase Capacity i tıklıyoruz. Bu işlem Array ı genişletmeye yarıyor.

 

 

image008

 

 

Karşımıza diski genişletebileceğimiz toplam alan gelmektedir. Burada ben hepsini dahil edeceğim için Free Capicty deki toplam değeri yazıyorum ve OK tıklıyoruz.

 

 

image009

 

 

Görüldüğü gibi Free Capacity olan kısımın Array kısmına dahil olduğunu görüyoruz.

 

 

image010

 

 

Raid genişletme işlemi bittiğinde Array1 kısmının son durumu aşağıdaki gibi gözükmektedir.

 

 

image011

 

 

Storage tarafında Raid genişletme işlemini tamamlamış olduk. Şimdi bu değişikliği server tarafında yapmaya geldi. Server manageri açıyoruz ve Disk management kısmında raid yapısına eklediğim disk bölümünü görüyoruz diski genişletmek için C sürücüsünü sağ tuş Extand Volume kısmını tıklıyoruz.

 

 

image012

 

 

Karşımıza sihirbaz ekranı gelecektir. Bu kısımı Next diyerek geçiyoruz.

 

 

image013

 

 

C bölümüne ekleyebileceğimiz disk bölümü karşımıza gelmektedir. Next i tıklayarak devam ediyoruz.

 

 

image014

 

 

İşlemin tamamlanması için Finish’i tıklıyoruz.

 

 

image015

 

 

Aşağıda da görüldüğü gibi Raid alanımızı başarı ile genişletildiğini görüyoruz.

 

 

image016

 

 

Not: Bu işlemleri yapmadan önce mutlaka yedek almak önerilir.

 

Bir sonraki yazıda görüşmek üzere...

System Center Configuration Manager 2012 Yenilikleri – Bölüm 2 – Kurulum ve Konsol Yenilikleri

$
0
0

 

Bölüm 1’de Sccm 2012 ile gelen Hiyerarşi yeniliklerinden bahsetmiştik, bu makalemizde konsol ve kurulumda bulunan yeniliklerden bahsedeceğiz , (Bu makale kurulum ve konsolda ki mantıksal değişiklerden bahseder, kurulum ve konfigürasyon makalesi değildir.) Geçen makalemizde belirttiğimiz, Sccm 2012 ile beraber gelen yeniliklerin ana başlıklarını tekrar hatırlamak gerekirse;

 

Site ve Hiyerarşi modeli

 

Kurulum

 

Konsol

 

İstemci dağıtımı ve operasyonlar

Uygulama dağıtımı ve içerik yönetimi

İzleme ve raporlama

Wake on LAN

Windows Aygıtları

 

Kurulum Yenilikleri

 

Central Administration Site

 

 

Sccm 2012 ile beraber gelen bir özellik, Central Administration Site, 2007 sunucularında bulunan Central Site’dan farklı olarak istemci iletişimini kabul etmediğinden ve sınırlı rolleri barındırabildiğinden bahsetmiştik. Bu rol, primary sitelar arasında ki iletişim ve raporlama için kullanılmaktadır.

 

 

image001

 

 

Central Administration Site kurulumu için bir checklist yapar isek; ilk ve en önemli soru, aynı hiyerarşide birden fazla primary site tanımlamam gerekiyor mu olacaktır. CAS kurulumu yapılmadı ise aşağıda şekilde göründüğü gibi primary site kurulumu standalone olarak gerçekleşecektir.

 

 

image002

 

 

Rol Seçim Ekranı

 

Sccm 2007’nin aksine tüm rolleri kurulum esnasında seçemiyoruz, Management Point ve Distribution point özelliklerini seçebilmekteyiz

 

 

image003

 

 

Rol ekleme ve Kaldırma

 

2007’de bulunan maintenance ekranında Sms provider taşıma işlemi ile sınırlı kalırken, 2012 versiyonunda sms provider ekleme ve çıkarma gibi seçeneklerimiz mevcut.

 

 

image004

 

 

image005

 

 

image006

 

 

Site Recovery

 

Bu işlem 2007’de ayrı bir wizard ile yapılırken 2012’de setup ile yapılmakta

 

 

image007

 

 

Secondary Site

 

Artık Secondary site kurulumu için setup ihtiyacımız yok, konsol üzerinde bu işlemi yapabiliriz.

 

 

image008

 

 

Katılımsız Kurulum

 

Görsel kurulum ekranında seçenekleri tamamlayıp  “install” seçeneği ile devam ettiğimizde %TEMP%\ConfigMgrAutoSave.ini dosyası otomatik olarak oluşturuluyor ve bu dosyayı katılımsız kurulum için kullanabiliyoruz.

 

Database Replication

 

Eğer primary site dışında bir site kurmaz isek database replication’a ihtiyaç duyulmuyor, cas veya secondary site kurar isek bu durumda database replication sayesinde tüm site aynı bilgiyi güncel bir şekilde replike edebiliyor.

 

 

image009

 

 

Ayrıca;

Admin Konsol yükleme işlemi artık opsiyon eldir.

 

Setupdl.exe standalone uygulama sayesinde önceden gerekli kurulum dosyaları indirilebilir.

 

Prereqchk.exe standalone uygulama sayesinde management point ve distribuiton point gibi bileşenleri de kontrol edebileceğiz.

 

Konsol Yenilikleri

 

Konsol Yenilikleri, 2007’de ki karmaşık görüntüden uzaklaşarak daha kolay bir yönetim ekranı sağlamakta

 

Konsolla bileşik gelen arama çubuğu aradıklarımızı daha kolay bulmamızı sağlamakta

 

Üst kısımda bulunan Ribbon sayesinde daha kolay bir şekilde işlemlere ulaşabilmekteyiz

 

Rol bazlı yönetim sayesinde, logon olan kullanıcı sadece izinli olduğu objeleri görebilmekte

 

Şahsi görüşüm olarak müthiş bir yenilik; Temporary Nodes, alt grupları olan grupların herhangi bir alt grubu açılmadıkça drop down menüyü meşgul etmemesi, örnek; Devices altında ki collectionlar sol altta görüntülenmiyor, sadece bir collection’a çift tıklarsam o collection alt kısıma düşüyor ve konsol kapandığında tekrar kayboluyor, böylece alt grup karmaşasından kurtuluyoruz.

 

 

image010

 

 

Yine en güzel özelliklerden ve son bahsedeceğimiz özellik mantıksal gruplamalar, doğruyu söylemek gerekirse 2012’de çıkmasını beklediğim en büyük özelliklerden biri de görsel kullanımı kolaylaştıracak bir mantıksal gruplamaydı J

 

 

image011

 

 

Bir diğer System Center 2012 ürün ailesi makalemizde görüşmek üzere.

Linux Chkconfig Servis Yönetimi - Bölüm 2

$
0
0

Redhat türevli Linux işletim sisteminin runlevellarda çalışan servislere müdahale etmek için chkconfig komutunu kullanırız.Hangi runlevel da hangi servislerin çalışmasını istiyorsak bunların konfigürasyonunu yapabiliriz.

 

Chkconfig komutu servislerin çalışmasına direk müdahale etmez yani start veya stop yapmaz servisleri. Yapmakta olduğu işlem ise runlevel ler de çalışacak olan servislerin açılmasını veya durdurmasını sağlar. Bunların dışında xinetd altında çalışan servisleri direk start veya stop yapar.

 

Chkconfig yazdığımız da runlevel lerimizin 0 dan 6 ya kadar servislerin on veya off model arını görebilirsiniz.

 

0:off dan kasıt runlevel 0 da servisin çalışmayacağını gösterir.

 

 

image001

 

 

Chkconfiglist iptables dersek eğer firewallumuzun hangi runlevel da çalışıp çalışmadığına bakabiliriz. Şuan benim sistemimde firewall servisim hiçbir runlevel da çalışmıyormuş.Bütün hepsinde off olarak geldi iptables listelediğimde.

 

 

image002

 

 

Servisleri /etc/init.d nin altında bulabilirsiniz.

 

 

image003

 

 

Chkconfig iptables on yaptığımda 0 ve 6 hariç diğer runleveldaki servisleri on yapacaktır. Servis eğer stop durumdaysa start olmayacaktır.Direk servisi start yapmak için ise service komutunu kullanmak gerekmekte./etc/rc.d/rc[2-5].d/*iptables yaparsanız runlevel 2 den 5 e kadar ki iptables servislerinin S olduğunu görebilirsiniz.

 

 

image004

 

 

Chkconfig iptables off yaptığımda 0 ve 6 hariç diğer runleveldaki servisleri off yapacaktır.

 

/etc/rc.d/rc[2-5].d/*iptables yaparsanız runlevel 2 den 5 e kadar ki iptables servislerinin K olduğunu görebilirsiniz.

 

 

image005

 

 

Herhangi bir runlevel belirtmesek eğer 2-5 arasındaki runlevellarda bu servislere müdahale edecektir. Belli runlevel lar içinde bu işlemi yaptırabilirim.

 

Chkconfiglevel 35 iptables on dersem eğer level 3 ve 5 deki iptablesları on yapar.

 

 

image006

 

 

Aynı şekilde belli runlevelları da off yapabilirim.

 

Chkconfiglevel 35 iptables off dersem level 3 ve 5 deki iptablesları off yapar.

 

 

image007

 

 

Ntsysv komutu da çalışan runleveldaki servisin on veya off yapmamızı sağlar. İstediğiniz servise gelip tikini kaldırabilirsiniz.

 

 

image008

 

 

Aşağıdaki örnek te runlevel 5teyim öncelikli olarak iptables servislerini off yapıyorum. Ntsysv ilen iptables servisin açıyorum ve görüyorum ki sadece çalışan runlevelımdaki servis on durum da.Ntsysv de chkconfig gibi start veya stop yapamaz.

 

 

image009

 

 

Ntsysv ile istediğim runlevel lar değişiklik yapabilirim. Ntsysvlevel 2345 dersem bunlardaki servislerin istediğimi on veya off yapabilirim.

 

 

image010

 

 

Chkconfig servisleri start veya stop yapmayacaktır. Servisleri direk start stop yapmak için services komutunu kullanırız.

 

Bir sonraki makalemizde görüşmek üzere.

 

Acronis Snap Deploy 4 Kurulum Yapılandırma ve İşletim Sistemi Dağıtımı

$
0
0
Öncelikle Acronis Snap Deploy 4 nedir, neden tercih edilir bunu açıklayalım. ASD 4 daha önceden almış olduğumuz bir işletim sistemi imajını, belirlediğimiz hedef bilgisayara etkili bir şekilde dağıtmamıza olanak verir. Almış olduğumuz imajı, hedef bilgisayara dağıtmadan önce hazırlayacağımız Template ler sayesinde şirket politikalarına uygun hale getirebiliriz. Örneğin; elimizdeki imajı özelleştirerek client bilgisayarı domaine alabilir, deploy işlemi bittikten sonra belirli programların kurulumunu...(read more)

Vmware Workstation 8 Üzerinde Hyper-V Kurulumu ve Sanal Makine Paylaşımı

$
0
0
Sanallaştırma Teknolojileri dediğimizde aklımıza gelen vmware , workstation 8 versiyonunu kullanıma sundu . Bu yazımda Vmware Workstation 8 ile birlikte gelen Sanalaştırma desteğini Hyper –V kurulumu yaparak ve kurmuş olduğumuz sanal makineyi paylaşarak can alıcı 2 özelliği anlatacağım . Vmware Workstation 8 Üzerinde Hyper-V Kurulumu Vmware Workstation 8 Sanal Makine Paylaşımı Vmware Workstation 8 Üzerinde Hyper-V Kurulumu Vmware Workstation 8 versiyonunu mevcut hesabımızla ya da yeni hesap oluşturarak...(read more)

VirtualBox Sanallaştırma Sunucusu

$
0
0
Piyasada birçok Sanallaştırma sistemi bulunuyor, bu sistemlerin hemen hemen hepsinin ücretsiz ama limitli varyasyonlarını bulmakta mümkün. Benim sanallaştırma sistemleri arasında en çok sevdiğim program ise VirtualBox sistemi. VitualBox aslında uzun zamandır sunucu sistemi olarak çalışabilse de çok kısa süre önce 4.* versiyonu ile eklenen özellikler sayesinde piyasa da para ile sunulan birçok özelliği server tarafından ücretsiz olarak vermeye başladı. Bu özelliklerin içinde en etkin olanı özellikle,...(read more)

Windows Server AppFabric Kurulumu ve Genel Yapılandırma Ayarları

$
0
0

Yeni bir makale ile herkese merhaba. Bu makalemizde , Windows Server AppFabric kurulumu ve kurulum sonrası yapılandırma ayarlarından bahsediyor olacağız.. Makaleme ilk önce, Windows Server AppFabric kavramının ne olduğunu ve AppFabric’in hangi platformlar üzerinde kullanıldığını açıklayarak başlamak istiyorum.

 

Windows Server AppFabric Nedir?

 

Windows Server AppFabric, web uygulamaları ve orta katman hizmetler için geliştirilmiş, barındırma ve ön belleğe alma gibi özellikleri sunarak, Windows Server işletim sisteminin kullanılabilirliğini geliştirmektedir. Windows Server AppFabric, barındırma özelliği sayesinde, Internet Information Services (IIS) ve Windows Etkinleştirme Hizmeti (WAS) ve .NET platformları için ek yönetim araçları içermektedir. Makalemizde AppFabric’in, web uygulamaları ve orta katman hizmetler için geliştirilmiş olan, barındırma hizmetinden bahsettik. Peki nedir bu barındırma hizmeti, buna açıklık getirmiş olalım.

 

Barındırma hizmetlerini Yükleme ve Yapılandırma

 

Windows Communication Foundation (WCF) ve Windows Workflow Foundation (WF) tabanlı hizmetlerin, tek bir merkezden yönetilmesini, yapılandırılmasını ve dağıtılmasını sağlamaktadır. Windows Server AppFabric’in ana odak noktası, .NET Framework 4 ve Windows Workflow Foundation (WF) hizmetlerini barındırmaktır. AppFabric’in bizlere sunmuş olduğu yönetimsel araçlar sayesinde, organizasyonumuz içerisindeki uygulamalarınızı izlememize, yönetmemize ve uygulamalarımızın güvenliğini sağlamamıza yardımcı olmaktadır. Windows Server AppFabric, hiyerarşik bir yapı sunduğu için, uygulamalarınıza doğrudan erişmeniz gerekmemektedir. AppFabric, otomatik başlatma özelliği sayesinde, IIS yöneticisi uzantıları ve Windows PowerShell cmdlet ‘leri sayesinde zengin bir yönetim yapma deneyimi sunmaktadır.

 

Ön Belleğe Alma Özellikleri

 

Windows Server AppFabric, dağıtılmış ön belleğe alma özellikleri sunmaktadır. AppFabric’in sunmuş olduğu ön belleğe alma özelliği sayesinde, yüksek performans gerektiren .NET platformu uygulamaları ve ASP.NET uygulamaları için genişletilmiş bir platform sağlamaktadır. AppFabric’in ön belleğe alma özelliği, AppFabric kurulum sihirbazı üzerinden ve komut istemi parametreleri kullanılarak yüklenebilmektedir. AppFabric ön belleğe alma özellikleri, birden fazla bilgisayar üzerindeki bellek kapasitesini birleştirerek, .NET uygulamalarınızı kolayca ve düşük bir maliyetle ölçeklendirmenize olanak sağlamaktadır. Ön belleğe alma hizmetleri, ön belleğe alınan verilerin kopyalarını ayrı bir ön bellek içerisine depolayarak, bu verilerin her zaman kullanılabilir olmasını sağlamaktadır. Ön belleğe alma hizmetleri, belleğe yüklenmiş olan verilerin, .NET tabanlı uygulamalarınızla eksiksiz bir şekilde çalışması için tasarlanmış bir geniş kapsamlı API kümesi sağlamaktadır.

 

AppFabric Yönetim Araçları

 

Windows Communication Foundation (WCF), ve Windows Workflow Foundation (WF) tabanlı uygulama hizmetleri ile çalışan geliştiriciler, uygulama geliştirme esnasında her zaman kullanımı kolay ve güçlü araçlara ihtiyaç duymaktadırlar. Geliştirmiş olduğumuz uygulamaları yönetmek ve düzenlemek için çeşitli araçlar kullanmamız gerekebilir. AppFabric’in yönetim araçları tarafında bizlere sunmuş olduğu Barındırma Özelliği ile hizmet yönetimi açısından IIS yöneticisi üzerinde, zengin özellikler bulunmaktadır. AppFabric’in bizlere sunmuş olduğu diğer bir kolaylık ise, hizmet yapılandırması üzerinde denetim sağlayabilmekteyiz. Kalıcı olarak uygulanan iş akışı örneklerini, gerektiği zaman durdurabilir, askıya alabilir, ve yapılandırma hizmetlerini yeniden başlatabiliriz. Yapılandırma dosyalarını düzenlemek ve uygulama yönetimi ile ilgili bir çok işlemi IIS manager üzerinden gerçekleştirebilmekteyiz.

 

Windows Server AppFabric içerisinde yönetim araçları olarak,

 

AppFabric kurulum sihirbazı,

AppFabric barındırma ve önbelleğe alma özelliklerini yapılandırmak için kullanabileceğiniz AppFabric yapılandırma sihirbazı

Geliştirmiş olduğumuz uygulamaları yönetmek için kullanabileceğimiz AppFabric IIS yöneticisi özellikleri

Uygulamalarımızı PowerShell yönetim konsolu üzerinden yönetebilmemiz için gerekli olan cmdlet’ler

 

Windows Server AppFabric ve PowerShell

 

Windows Server AppFabric üzerinde bulunan yönetim araçlarının birçoğu Windows PowerShell yönetim konsolu üzerinden çalışmaktadır. AppFabric ile beraber yönetim araçları tarafında, birçok cmdlet’lerin de beraber geldiğini söylemiştik. Windows PowerShell, AppFabric içerisinde bulunan bütün yönetim araçlarını içerisinde barındırmaktadır.

 

Windows Server AppFabric ile Uzaktan Yönetim

 

AppFabric , uzak lokasyonda bulunan client bilgisayarlarımızı, IIS manager üzerinden ve Windows PowerShell üzerinden yönetebilme imkanı da sağlamaktadır. Aşağıdaki şekilde, uzak lokasyon da bulunan bir client bilgisayarın, IIS yönetim konsolu ve Windows PowerShell kullanılarak gerçekleştirdiği iletişim mimarisi yer almaktadır.

 

 

image001

 

 

IIS Yönetim Konsolu Üzerinden Uzaktan Yönetim

 

Windows Server AppFabric ile beraber, uzak lokasyonda bulunan bilgisayarlarımızı, IIS ve Windows PowerShell yönetim konsolu üzerinden yönetebileceğimizi söylemiştik. Şimdi , uzak lokasyonda bulunan client bilgisayarın IIS sunucusu üzerinden nasıl yönetilir, bu konu üzerinde de kısaca bilgi sahibi olalım. Internet Information Services (IIS) sunucusu üzerinde bulunan siteleri, uygulamaları ve servisleri, IIS sunucusu üzerinde erişim gerçekleştirerek yönetebilmekteyiz. Network üzerinde bulunan IIS sunucumuzu uzaktan yönetebilmemiz için, IIS sunucumuz üzerinde, WMSVC (Web Yönetim Hizmeti), istemci (client) bilgisayar üzerinde ise IIS yönetim konsolunun sistemimiz üzerinde bulunması gerekmektedir. AppFabric ‘in sistemimize kurulmasının ardından, IIS sunucusu içerisinde, IIS yöneticisinin bir uzantısı olan AppFabric modülü de yer almaktadır. AppFabric modülü, sunucu ve istemci bileşeninden oluşmaktadır. Bu bileşenler ise, AppFabric mimarisi içerisinde, %SystemRoot%\System32\AppFabric klasörü içerisinde barındırılmaktadır.

 

Windows PowerShell Üzerinden Uzaktan Yönetim

 

Uzak merkez de bulunan bir client bilgisayar üzerinden, Windows PowerShell yönetim konsolu kullanılarak erişim gerçekleştirmek için, client bilgisayar üzerinde Windows uzaktan yönetim hizmetleri (WinRM ) servisinin yüklü olması gerekmektedir. Uzak merkezden sunucu yönetimi için, hem client makine üzerinde, hemde , sunucu makine üzerinde Windows PowerShell V2 RTM bileşeninin yüklenmesi gerekmektedir.

 

Windows AppFabric Mimarisi

 

AppFabric, Windows işlem etkinleştirme hizmeti (WAS), ve Windows Server işletim sistemi üzerinde WCF ve WF hizmetlerini barındırmak için geliştirilmiş olan bir uygulama sunucusu rolüdür. Windows Server Appfabric üzerinde bulunan WCF ve WF hizmetleri, .NET Framework 4 platformu ile uyumludur. Bunların yanında Appfabric, Internet Information Services (IIS, yönetim konsolu içerisinde yönetim ve izleme araçları ile entegreli bir şekilde çalışarak kullanıcılara hiyerarşik bir yapı sunmaktadır. Aşağıdaki şekilde, Appfabric yazılımına ait bölümler ve Appfabric tarafından kullanılan .NET Framework 4 ve IIS ile ilgili bileşenler yer almaktadır.

 

 

image002

 

 

Windows Server Appfabric Dağıtım Senaryoları

 

Appfabric, dağıtım senaryoları olarak üç ana başlık üzerinde odaklanmaktadır. Bunlar;

 

Geliştirici Dağıtım

Orta Ölçekli Dağıtım

Kurum Dağıtımı

 

Geliştirici Dağıtım

 

Ön bellek kullanan uygulamalar için geliştirilmiş olan ve tek bir bilgisayar üzerinden dağıtımı gerçekleştirilen seçenektir.

 

Orta Ölçekli Dağıtım

 

SQL Server kullanılmayan bir yapıdan oluşan ve birden çok bilgisayar üzerinden dağıtımı gerçekleştirilmesini sağlayan bir seçenektir.

 

Kurum Dağıtımı

 

Configüration ayarlarının, network ortamındaki SQL Server bilgisayarı içerisinde depolanmasını sağlayan bir seçenektir. Aşağıdaki tablo üzerinde, Windows Server Appfabric’in ön belleğe alma özellikleri ile ilgili tipik bilgiler yer almaktadır.

 

 

image003

 

 

Windows Server AppFabric Sistem Gereksinimleri

 

Desteklenen İşletim Sistemleri:

 

Windows 7

Windows Vista

Windows Server 2008 SP2

Windows Server 2008 R2

 

Desteklenen İşlemci Mimarileri

 

32 Bit (x86) ve 64 Bit (x64) İşlemci Mimarileri Desteklenmektedir.

 

Donanım Gereksinimleri

 

2 GB Disk Alanı

Tek çekirdekli işlemciler için 1 GHZ ve üstü işlemciler

Çift çekirdekli işlemciler için 900 MHZ ve üstü işlemciler

Dört Çekirdekli işlemciler için ise, 700 MHZ ve üstü işlemciler

 

Yazılım Gereksinimleri

 

NOT!!! Windows Server AppFabric Özelliklerinin Düzgün Çalışabilmesi İçin Sisteminizde Microsoft.NET Framework 4 ‘ün yüklü olması gerekmektedir.

 

Barındırma Hizmetleri

Barındırma Yönetimi

Ön Belleğe Alma Hizmetleri

Ön Bellek İstemcisi

Ön Bellek Yönetimi

Internet Information Services (IIS 7) (980423 numaralı düzeltme paketi ile birlikte)

Windows PowerShell 2.0 (Windows 7 ve Windows Server 2008 R2 kullananlar için gerekli değildir)

Evet, Windows Server AppFabric hakkında kısaca bilgi verdikten sonra kurulum adımlarına geçiş yapabiliriz.

 

NOT: Windows Server AppFabric uygulama dosyası üzerinden kurulabildiği gibi Web Platform Installer 3.0 üzerinden de kurulabilmektedir. Ben makalemde, AppFabric kurulumunu, kurulum dosyası üzerinden gerçekleştireceğim.

 

Windows Server AppFabric kurulumuna başlamak için http://www.microsoft.com/downloads/tr-tr/details.aspx?FamilyID=467e5aa5-c25b-4c80-a6d2-9f8fb0f337d2 adresinden AppFabric uygulamasını download ediyoruz. AppFabric uygulamasını sistemimize download ettikten sonra dosya üzerine gelip çift tıklayarak, uygulamanın çalışmasını sağlıyoruz. Kurulum dosyasının çalıştırılmasının ardından karşımıza Accept License Terms ekranı çıkacaktır.

 

 

image004

 

 

Lisans sözleşmesini Yes I accept the terms in the license agreement seçeneğini işaretleyerek lisans sözleşmesini kabul ediyoruz ve ardından next tuşuna basıyoruz. Next tuşunun ardından karşımıza Customer Experience Improvement Program penceresi çıkacaktır.

 

 

image005

 

 

Bu ekran üzerinde bize, müşteri deneyimi ile ilgili olan programa katılmak isteyip istemediğimiz sorulmakta. No I don’t want to participate in the program seçeneğini işaretleyip next diyoruz.

 

 

image006

 

 

Bu adımda ise, Windows Server Appfabric ile beraber sistemimize yükleyebileceğimiz servisler yer almakta. Bu pencere üzerinde Appfabric kurulumu sırasında yüklenmesini istemediğimiz servisleri disabled etme şansımız da bulunmakta. AppFabric kurulumu ile beraber, Runtime Features ve Administration Tools tabı altında yer alan servisler sistemimize yüklenecektir. Bu servislerden de kısaca bahsedecek olursak;

 

Runtime Features

 

Hosting Services

 

Bu servis seçeneği içerisinde, WCF ve WF özellikleri üzerine entegre edilmiş Appfabric yönetim uygulamaları yer almaktadır.

 

Caching Services

 

Bu seçenek ile beraber, Appfabric ön belleğe alma hizmetleri ile ilgili bileşenler sistemimize yüklenmektedir. Bunun yanında, Appfabric kurulu olan bilgisayarı, ön belleğe alma sunucusu olarak yapılandırmak için bu seçenek kullanılır. Öte yandan , Appfabric sunucusu üzerinde yeni bir cluster kümesi oluşturmak veya daha önceden oluşturmuş olduğunuz küme içerisine , ön bellek sunucusu eklemek isterseniz bu seçeneği de seçmeniz gerekmektedir.

 

Caching Client

 

AppFabric uygulamalarınızda, istemci kütüphaneleri ve ön bellek işlevi kullanmak için bu servis seçeneğini seçebilirsiniz.

 

Administration Tools

 

Hosting Administration

 

WCF ve WF bileşenlerini yapılandırmak ve yönetmek için gerekli olan bir bileşendir.

 

Cache Administration

 

AppFabric üzerinde, ön bellek kümeleme bileşenlerini yönetmek için kullanılan bir servistir.

 

Resim üzerinde de görüldüğü gibi, Administration Tools seçeneği default olarak seçili gelmemekle birlikte , Administration Tools özelliğini aktif duruma getirmeden bir sonra ki adıma geçiş yapamıyoruz. Gerekli işlemler yapıldıktan sonra bir sonraki adım için next diyoruz.

 

 

image007

 

 

Confirmation ekranında, AppFabric kurulumu ile beraber, Appfabric için gerekli olan servis bileşenlerinin listesi yer almakta. Install tuşuna basarak ilgili bileşenlerin kurulması işlemini başlatıyoruz.

 

 

image008

 

 

Şekilde de görüldüğü gibi, componentler’in yüklenmesi işlemi başlamış durumda.

 

 

image009

 

 

Yukarıdaki resim üzerinde de görmüş olduğunuz gibi, AppFabric için gerekli olan servislerin kurulumu başarılı bir şekilde tamamlanmış durumda. “Results ekranı üzerinde, karşımıza sarı renkte bir uyarı simgesi çıkmakta. Bu uyarının sebebi, önerilen bazı updateler’in sistemimize yüklenmemiş olmasından kaynaklanmakta. “See recommended updates linkine tıklayarak karşımıza gelecek olan sayfadan gerekli olan güncelleştirmeleri download ediyoruz. Gerekli güncelleştirmelerin yapılmaması sonucunda Finish işleminin akabinde aşağıdaki gibi bir update hatası ile karşılaşmanız muhtemel.

 

 

image010

 

 

Windows Server Appfabric kurulumu için gerekli olan Hotfixler’in download edilmesinin ardından, Hosting Services ekranı aşağıdaki gibi olacaktır.

 

 

image011

 

 

Yine Hosting Services ekranında, izleme ve süreklilik yapılandırma bilgileri bize sorulmaktadır. Monitoring (izleme) tarafındaki servis sağlayıcısı olarak ben ,SQL Server 2008 sürümünü kullandım. Monitoring Provider tarafında tanımlama yapmak için açılan liste içerisinden resim üzerinde de görüldüğü gibi, System Data SqlClient seçeneğini seçip ardından Configure tuşuna basıyoruz. Bu işleminde ardıdan karşımıza aşağıdaki gibi bir ekran çıkacaktır.

 

 

image012

 

 

Bu ekran üzerinde ise, AppFabric izleme deposunu başlatmak ve Microsoft SQL Server izlem sağlayıcısı üzerinde kaydetme işlemlerini gerçekleştireceğiz. Bunun için pencere üzerinde bulunan Register AppFabric monitoring store in root web config ve İnitialize monitoring store seçeneklerini işaretliyoruz. Son işlem olarak da, Database tarafında, oluşturulacak veri tabanı için yeni bir isim yazıp OK tuşuna basıyoruz.

 

 

image013

 

 

Bu pencerede ise, Finish işleminin ardından, IIS yönetim konsolunun açılmasını istiyorsak Start Internet Information Services IIS Manager seçeneğini işaretlemeyi de unutmuyoruz.

 

 

image014

 

 

Ve IIS yönetim konsolu karşımızda. Şekil üzerinde de görmüş olduğunuz gibi, AppFabric kısmında üç adet AppFabric modülü eklenmiş durumda. AppFabric ile beraber gelen bu servislerin ne işe yaradıklarını da ilerleyen makalelerimizde detaylı olarak ele alacağız.

 

Evet, Bu makalemizde, Windows Server AppFabric kurulumu ve kurulum sonrası yapılandırma işlemlerinden bahsettik. Faydalı bir makale olması dileği ile hoşçakalın.

Google Apps Mail Hizmetinin Kullanımı

$
0
0

Bir önceki “Google Apps Mimarini Tanımak ve Süreci Başlatmak” isimli makalemizde Google Apps mail hizmetinin yapısına ve hizmetin nasıl kullanılacağı konusuna yer vermiştik. Bu makalemizde Google Apps hizmetinin kullanılabileceği mail yapılarını ele alıp inceleyeceğiz. Sistem Exchange mail sisteminde olduğu gibi Web mail, Google Sync Outlook, Pop3 ve imap olarak kullanılabilmektedir.

 

Google Apps Web Mail Kullanımı

 

Google Apps uygulamasını satın aldığımızda, yönetim konsolunu ve web maili kullanmak için sistemin aktif edilmesinden sonra bize bir mail yollanır. Burada bize gelen link ile web mailimizi kullanabiliriz. Bu bizim kurumsal web mail alanımızın logon ekranıdır ve buradan bizim sistem tanımlarında belirttiğimiz şirket ismimiz ve logomuz ile bizi karşılar. Diğer bir yöntem ise www.gmail.com adresi üzerinden kendi maillerimize erişebiliriz. Şu anda bana verilen link üzerinden sadece mail adresimin isim kısmını yazarak giriş sağlayabiliyorum. Alan adım zaten ekranda otomatik olarak belirdi.

 

 

image001

 

 

Yukarıda belirttiğimiz gibi web maile mail adresimizin tamamını yazarak Gmail sayfası üzerinden login olabiliyoruz. Farklı bir yöntem olarak ise dns editörümüz üzerinde bir cname kaydı tanımlayarak örneğin http://posta.rizasahan.com adresine girildiğinde de web mail sayfamızın açılmasını sağlayabiliriz.

 

 

image002

 

 

Web mail ekranımız gmail hizmetinde sunulan ekranın aynısıdır. Gmail kullanan bir kişi Google Apps web mail ekranını çok rahatlıkla yönetebilir. Bu nedenle bu ekranda birkaç özelliğe değinerek web mail anlatımını tamamlayacağız. Ekranda logomuz ve gmail arayüzümüz yer almaktadır. Üst kısımda kullanıcımıza açık olan Takvim, Doküman, Site Kişiler ve diğer hizmetler yansıtılmaktadır. Bunların hepsi ilk makalemizde anlattığımız gibi bize birçok hizmet sunmaktadır. Web mail anlatımında bunlara kısaca yer vereceğim.

 

 

image003

 

 

Sağ üstte bulunan “Posta ayarları” kısmından web mailimizin çok aşırı sayıda özelliğimi değiştirebiliriz. Gmail ayarları ile bu ekran birebir aynı durumdadır.

 

 

image004

 

 

Bu ekranımızda Exchange Owa yapısındaki gibi kullanıcının yapabileceği birçok ayar ve değiştireceği özellikler yer almaktadır. Kısaca değinecek olursak buradaki bazı özellikler yönetim konsolundan ayarlanacağı için burada yapılan ayarlar etkisiz kalacaktır. Örneğin Takvim servisinin açılması, sohbet loglarının kaydedilmesi gibi. Üst konsoldan gelen genel ayarlar haricinde kullanıcı buradan web mail kullanımını kendine özgü olarak dilerse ayarlayarak değiştirebilir. Hesap yapıları, Filtreler, Yönlendirmeler, Sohbet, Gelen kutusu, Temalar gibi birçok başlığın çok sayıda alt ayarını yapabilir. yüzlerce seçenek ile web mail çok özelleştirmeye açık durumdadır tabi biz kullanıcılar genelde klasik olarak standart çerçeve içerisinde kalmaktayız ama özel bir ayarlama ve ihtiyaç ortaya çıkarsa sistem bu eksiği giderecek ayarlamaları bize sağlamaktadır. Web mail dünya üzerinde yaygın olan birçok dil üzerinden bize hizmet sunmaktadır. Ben klasik İngilizce ayarlarımı Türkçe yaparak kullanmaya başladım.

 

 

image005

 

 

Konsolumuz üzerinde 3 adet mailbox tanımlaması yapmıştık. Yeni bir mail atarken burada eklenmiş olan kullanıcıları görmekteyiz.” Kime” kısmına tıklayalım.

 

 

image006

 

 

Burada Tüm kişiler dediğimizde Organizasyondaki userler ve tüm mail attığımız kişiler gelmektedir. Google Apps sisteminde mail atılan her kişi otomatik olarak kişi listesine dahil edilir ve otomatik tamamlama özelliği kazanır.

 

 

image007

 

 

Kişimizi yukarıdaki listeden seçebileceğimiz gibi otomatik tamamlama özelliği ile listeye ekleme işlemi de yapabiliriz.

 

 

image008

 

 

Ufuk kullanıcısına attığım mail başarılı bir şekilde gitti.

 

 

image009

 

 

Mail attığımız kişiler web mail ekranımızın sol kısmında yer alan “Sohbet” alanına otomatik olarak eklenir. Bu kişileri sohbete davet edebilir veya onların davetlerine katılarak görüntülü veya görüntüsüz olarak sohbet edebiliriz. Bu sohbet ayarlarını konsoldan üst emirler şeklinde ayarlayarak kimlerin sohbet özelliğinin açık kimlerin kapalı olacağı ayarını yapabiliriz. Sohbeti organizasyon içerisinde kısıtlı tutabileceğimiz gibi organizasyon dışına da açabiliriz. Buradaki sohbet konuşmalarını kayıt altına almak ya da almamak yine bizim yetkimiz dâhilindedir. Microsoft tarafında bu özelliğe paralel olarak LYNC bulunmaktadır. LYNC uygulaması için ek lisans ve ücret gerekmektedir. Google Apps üzerinde bu hizmet ücretsiz olarak sunulmaktadır. Şimdi sol kısımda bulunan Rıza Şahan kullanıcımın üzerine tıklayarak sağ alt kısımda sohbet ekranımın açılmasını sağlıyorum. Buradan iletimi yazıyorum. Organizasyon dışındaki bir kişi veya organizasyonda olup web mail kullanmayan bir kişi http://www.google.com/chat/video?hl=tr bu adres üzerinden GTALK uygulamasını indirip kurarak sisteme dahil olabilir. Şirketlerde bu sayede Web üzerinden Meeting düzenlenebilir. Masrafların indirilmesi ve sistemin bulutta olması bakımından çok güzel bir özelliktir.

 

 

image010

 

 

Şu anda Rıza kullanıcısına yazdığım yazılar ulaştı ve Rıza kullanıcısının yazdıkları üstteki resimde görüldüğü gibi ufuk kullanıcısına ulaştı. Sohbet iki kişiden fazla kişi katılacak şekilde genişletilebilir. Sohbet konuşmalarını Gelen kutusu, Yıldızlı, Önemli gibi menü ağacının altında bulunan “Sohbetler” kısmından görebiliriz. Kullanıcı sohbet günlüğünü pasif edebileceği gibi kişileri de engelleyebilir.

 

 

image011

 

 

Mailleşme konusunda genel birkaç adıma değindikten sonra şimdi hizmeti almamız durumunda bize sunulacak olan Takvim, dökümanlar, Site, Kişiler ve birçok servise kısaca göz atalım. Kullanıcı Login olduğunda üstte beliren Menüde erişim sağlayabileceği hizmetler yer almaktadır.

“Takvimden” bahsedecek olursak Outlook üzerinde veya owa üzerinde kullandığımız gibi takvim üzerinde gerekli aksiyonları tanımlayabilir değişik görünüm tiplerinde görüntüleyebiliriz. Takvimi organizasyon içinde veya dışında paylaşarak ortak kullanım sağlayabiliriz. Bize paylaştırılan takvimlere buradan ulaşabiliriz. Buradaki veriler docs , contact kısmında olduğu gibi Outlook ve mobil cihazlar ile tam senkron bir şekilde çalışmaktadır. Outlook takvime ek olarak önceden doğum günleri özel günler gibi özelleştirilmiş tanımlamalar girerek bu zamanlara yönelik aksiyonlar belirleyebiliriz. Paylaştırılan takvimlere abonelikler sağlayabilir, takvimi dışa aktarabilir, dışarıdan takvime veri alabilir, takvimi istediğimiz dilde kullanabiliriz. Kısacası outllook ve owa üzerindeki tüm işlemler yapılabilir bunlara ek olarak Google tarzında bir bakış ile takvime eklenmiş olan çok işlevsel sayılabilecek olan birçok özellikten yararlanılabilir. Bu kısımda takvimin nasıl kullanılacağı mobil cihazlara nasıl kurulacağı konusunda kullanıcı gerekli yardım metinleri ve görsellerini de bulabilir.

 

 

image012

 

 

“Dokümanlar” kısmında ise yeni doküman oluşturabileceğimiz gibi bilgisayarımızda var olan dokümanları sisteme upload edebiliriz. Upload edeceğimiz dosyalar bize sağlanan 25 gb mailbox kotasını kullanmaktadır. Sistemin desteklemediği zip ,rar gibi dosylar için ise 1 gb alan bize tahsis edilmiş durumdadır. Bunu Hotmail üzerindeki Skydrive gibi düşünebiliriz. Burada Microsoft Ofis dosyalarını düzenleyebileceğimiz gibi bunlara karşılık gelen Google Dokümanlarını da oluşturabiliriz. Burada oluşturulan öğeleri Takvim ve diğer öğelerde olduğu gibi organizasyon içi veya dışı olarak paylaşabiliriz. Burada Excel, Word, Powerpoint, Access uygulamalarına karşılık gelen dokümanlar ve formlar oluşturabiliriz. Oluşturulan formlar ile anket v.s. birçok uygulamayı programlayabiliriz.

 

 

image013

 

 

“Kişiler” kısmında ise kişi kartları üzerinde işlemler yapabiliriz. Google yapısında mail atılan her mail adresi otomatik olarak sisteme eklenmektedir. Kişiler alanından bu kartları özelleştirebilir değişik gruplar altında toplayabilir ve yönetebiliriz. Kişileri dışarı aktarabileceğimiz gibi toplu halde kişi kartlarını da sisteme dahil edebiliriz.

 

Sites” kısmında ise kişisel olarak intranet sayfaları oluşturabilir bu sayfaları organizasyon içinde veya dışında paylaşarak erişim sağlayabiliriz. Burası Microsoft tarafında yer alan Sharepoint uygulamasına karşılık gelmektedir.

 

 

image014

 

 

“Daha Fazla” yazan butonda ise google tarafından sağlanan birçok hizmetten yararlanma imkânı elde etmiş oluruz.

 

 

image015

 

 

Buraya kadar olan kısımda Web mailin temel yapısı, dokümanlar, takvim, kişiler, sohbet gibi temel özelliklere değinmeye çalıştım. Web mail detaylı olarak incelenirse üzerine kitap bile yazılabilecek kadar geniş boyuttadır. Tabi ki bir ürün alındığında veya kullanılmaya başlandığında tamamı değil gerekli olan kısmı genelde kullanıcılar tarafından irdelenmektedir. Bizde burada genel iletişim kısımları ile özetlemeye çalıştık. Web mail mailleşmeye ek olarak aynı zamanda bir paket içerisinde bize sohbet, dokümanlar gelişmiş takvim ve site düzenleme özellikleri sağlaması bakımından albenisi olan bir sistem olarak bize göz kırpıyor.

 

Google Apps Outlook Kullanımı

 

Gmail Apps uygulaması Outlook üzerinde Exchange servere bağlı bir Outlook nasıl çalışıyorsa, o şekilde full senkron çalışacak bir şekilde karşımıza çıkıyor. Bu şekilde Outlook üzerinde alınan yollanan bir mail eklenen kişi v.s. tüm öğeler Apps sistemi ile senkronize oluyor. Bu şekilde tüm işlemler aynı anda web mail, mobil cihazlar gibi tümleşik yapı içerisinde takip edilebilir oluyor.

 

Bu özelliği kullanabilmek için http://tools.google.com/dlpage/gappssync sayfasından gerekli toolu download edip çalıştırmamız gerekmektedir. Tool bu sayfada yer alan Outlook versiyonları ve işletim sistemi üzerinde çalışmaktadır. Bu nedenle sistem özelliklerimiz bu gereksinimleri karşılamalıdır. Burada ki “Download Google Apps Sync” butonuna tıkladığımızda tool kurulumu için ekrandaki işlem başlamaktadır.

 

 

image016

 

 

Kurulum tamamlanınca aşağıdaki gibi mesaj vermektedir.

 

 

image017

 

 

Kurulum işleminden sonra gerekli otomatik hesap eklemesi için mail adresimizi ve şifremizi girip “Devam” butonuna tıklatalım.

 

 

image018

 

 

Bu işlemden sonra karşımıza bir ekran gelecektir. Bu ekranda eskiden kullanılan Outlook profil ismi yer almaktadır. Eski maillerimizi buradan bulut sisteme taşımak istersek bu seçeneği aktif edip hangi öğeleri senkronize etmek istiyorsak seçmemiz gerekmektedir. Dilersek profil yerine bir PST dosyası yolu göstererek senkronize olmasını sağlayabiliriz.

 

 

image019

 

 

Ben işlemin fazla sürmemesi için sadece kişiler öğesini seçtim. Senkronizasyon başladı.

 

 

image020

 

 

İşlem tamamlandı.

 

 

image021

 

 

İşlem tamamlandı. Durum çubuğunda bir sync tool çalışarak sürekli senkronizasyon işlemi yapacak.

 

 

image022

 

 

Outlook açılışında Google tool bizim hesabımız için bir tool tanımladı ve iki profilden birini seçmemiz isteniyor. Biz yeni Google Profilimizi seçerek tamam diyelim. Maillerimizin taşındığına ve sistemin çalıştığına emin olduğumuzda eski “Outlook” isimli profili silebiliriz.

 

 

image023

 

 

Outlook açılır açılmaz Google Sync Tool çalışıp bilgisayarımızla bulut sistem arasında bir senkronize işlemi yapmaktadır. Bu işlem arka planda sürekli devam etmektedir.

 

 

image024

 

 

Durum çubuğunda yer alan Google Sync tool ile bulut sistemle hızlı çalışabilmek adına kaç gb mail senkronizasyonu yapılabileceği Senkronizasyon durumu gibi bilgilere erişebilir ve ayarlayabiliriz.

 

 

image025

 

 

Resimde görüldüğü gibi Web mail işlemleri sırasında yaptığımız testlerdeki maillerimiz senkronize olarak sistemimize geldi. Kişiler öğesini eski profilimden Google Sync Tool ile senkronize ettiğim için ilk aşamada kişilerim buluta senkronize edildi daha sonra bu işlem bilgisayarıma yansıtıldı. İlk kurulumlarda kullanıcının daha önce kullandığı maillerin kapasitesi ilk senkronizasyon aşamasında internet hızına bağlı olarak biraz zaman alacaktır. Çünkü localdeki mail ilk başta buluta senkronize edilmekte daha sonra buluta senkronize edilen maillere outlook üzerinde tanımlanan hesabımız senkron olmaktadır. Geçiş işlemlerinde iyi bir internet hızı olmazsa olmaz durumdadır. Ayrıca kullanıcılarınızı ikna edebiliyorsanız eski mailleri yedekleyip yeni sisteme sıfırdan geçmesini sağlayabilirsiniz.

 

 

image026

 

 

Paylaşılan takvimlerimizde şu anda gelmiş durumda.

 

 

image027

 

 

Şimdi kendi kendimize bir mail atalım.

 

 

image028

 

 

“Kime” butonuna tıkladığımızda karşımıza gelen ekrandan kendi local kişilerimizi ve Global adres list üzerinden organizasyonumuzdaki kişileri ve grupları seçebiliriz.

 

 

image029

 

 

Bir sonraki mail atışımızda outlooktan gelen bir özellik olarak otomatik tamamla zaten devreye girecektir. Gönder butonu ile mailimizi yollayalım.

 

 

image030

 

 

Şu anda mail Outlook üzerine arka planda çalışan Google Sync tool sayesinde hızlı bir şekilde geldi.

 

 

image031

 

 

Aynı mail Web mailden de bakıldığında görülmektedir. Maillerimiz bulut sistemde olduğundan dolayı her ortamda emrimize amade durumdadır.

 

 

image032

 

 

Google Apps Pop3 Mail Kullanımı

 

Google Apps üzerindeki mail sistemi pop3 olarak da kullanılabilmektedir. Pop3 özelliği desteklenen tüm sistemlere kurulabilmektedir. Elimde hali hazırda Outlook olduğu için hesap tanımlama işlemlerini Outlook üzerinden gerçekleştireceğim. Denetim masasından posta ikonunu tıklayarak açılan ekranda ”E-posta Hesapları…” butonuna tıklayalım.

 

 

image033

 

 

Açılan ekranımızda “Yeni…” butonumuza tıklayalım.

 

 

image034

 

 

Bu ekranda “Sunucu ayarlarını veya ek sunucu türlerini el ile yapılandır” seçeneğini işaretleyerek “İleri” butonuna tıklayalım.

 

 

image035

 

 

Burada eklenecek olan mail tipimizi seçerek “İleri” butonumuza tıklayalım.

 

 

image036

 

 

Resimdeki şekilde olduğu gibi gerekli alanlarımızı dolduralım. Bu bilgileri girdikten sonra “Diğer Ayarlar” butonuna tıklayarak gerekli authencation ayarlarımızı yapalım.

 

 

image037

 

 

“Giden Sunucu” tabında ayarlarımızı aşağıdaki hale getirelim.

 

 

image038

 

 

“Gelişmiş” tabında ayarlarımızı aşağıdaki hale getirelim.

 

 

image039

 

 

“Son” butonuna tıklayarak hesap ekleme işlemlerimizi tamamlayalım.

 

 

image040

 

 

Hesap tanımlama işlemlerimizden sonra bir kullanıcıya mail atalım.

 

 

image041

 

 

Bu kısımda kullanıcımızın pop veya imap tanımlaması yapabilmesi için Posta ayarlarında pop ve imap ayarının etkin olması gerekmektedir. İlk makalemizde anlattığımız konsol üzerinden ayar etkinleştirilmesine izin verilmiyorsa buradan kullanıcı ayarı aktif etse bile üstten gelen ayar baskın olacağı için pop hesap kullanamayacaktır.

 

 

image042

 

 

Şu anda pop olarak gönderdiğimiz mail Google Apps Mimarisi gereği Google üzerinde depolandı. Normalde bilindik pop sistemlerde bu şekilde bir yapı yoktur.

 

 

image043

 

 

Bu özellik Google tarafından kullanıcılara maillerinde yaşanacak bir sorunda mail kaybı olmaması için sağlanmış ek bir özelliktir. Mailimiz karşıdaki kullanıcıya başarı ile gitti. Pop mail kısmında anlatacaklarımız bu kadar.

 

 

image044

 

 

Google Apps IMAP Mail Kullanımı

 

Yukarıdaki hesap türlerine ek olarak Google Apps mimarisinde bize sunulan mail sisteminde mailimiz IMAP olarak ta tanımlanabilmektedir. Denetim masasında Posta ikonuna tıkladıktan sonra aşağıda gelen ekrandan “E-Posta Hesapları…” butonuna tıklayalım.

 

 

image045

 

 

Açılan ekrandan “Yeni…” butonuna tıklayalım.

 

 

image046

 

 

Bu ekranımızda “Sunucu ayarlarını veya ek sunucu türlerini el ile yapılandır” seçeneğini seçerek “İleri” butonu ile ilerleyelim.

 

 

image047

 

 

Bu ekranımızda “İnternet e-posta” seçeneğini seçerek “İleri” butonu ile ilerleyelim.

 

 

image048

 

 

Bu ekranımızda gerekli bilgileri aşağıdaki şekildeki gibi girdikten sonra “Diğer Ayarlar” butonuna tıklayarak gerekli ayarlarımızı girelim.

 

 

image049

 

 

“Giden sunucu” tabında ayarlarımızı aşağıdaki hale getirelim.

 

 

image050

 

 

“Gelişmiş” tabında ayarlarımızı aşağıdaki hale getirelim.

 

 

image051

 

 

Daha sonrasında yaptığımız ayarları test etmek için “Hesap ayarlarını Sına” butonuna tıklayalım.

 

 

image052

 

Hesap ayarlarımız başarı ile sınandıktan sonra “Kapat” butonuna tıklayalım.

 

 

image053

 

 

“Son” butonuna tıklayarak işlemlerimizi tamamlayalım.

 

 

image054

 

 

Şu anda Outlook açıldı ve bulut sistem üzerindeki tüm maillerimizi sisteme download etti. Pop3 mail sisteminde de anlattığımız gibi Google Apps sisteminde bu mailler bilgisayarımıza download edilmesine karşın bulut sistemde durmaktadır.

 

 

image055

 

 

Sistemimizden cozumpark@rizasahan.com isimli mail adresine, bir mail atarak test işlemimizi başlatalım.

 

 

image056

 

 

Şu anda mailimiz sorunsuz bir şekilde cozumpzrk@rizasahan.com adresine başarılı bir şekilde ulaştırıldı.

 

 

image057

 

 

Giden mailimizin bir kopyası da bulut sistem üzerinde yerini aldı.

 

 

image058

 

 

Google Apps uygulaması tarafından bize sunulan mail hizmetini farklı hesap türleri şeklinde nasıl ekleyeceğimizi ele aldık. Bu sistemlere ek olarak elimde ortam olsa bir akıllı telefonda Google Apps hizmetinin nasıl olacağını anlatacaktım fakat bu ortam elimde olmadığı için bu kısmı pas geçiyorum. Buraya kadar olan kısımlarda gereken noktada Google Türkiye ile iletişim kurarak mail veya telefon desteği alabilir anlamadığınız noktalarda online yardım talebinde bulunabilirsiniz.

 

Bir başka makalede görüşmek dileğiyle saygılarımla.

Exchange Server 2010 Client Access Server Array Yapılandırması

$
0
0
Microsoft’un mesajlaşma servisi olan Exchange Server 2007/2010 yeni yapısı itibari ile 5 farklı role sahiptir. Client Access Server rolü ise bu rollerden bir tanesidir ve önemli bir görevi vardır. Client Access Server (CAS) rolü, Exchange Server 2010 ile birlikte mesajlaşma yapısında gelen bütün çağrıları karşılayan rolümüz olmuştur. Sadece Public Folder için gelen istekleri karşılamamaktadır. Public Folder bağlantıları direk malibox database sunucusuna gitmektedir. Biz bu makalemizde Client Access...(read more)

System Center Configuration Manager 2012 Yenilikleri – Bölüm 3 – İstemci Dağıtımı ve Operasyonlar

$
0
0

Bölüm 2’de Sccm 2012 ile gelen Konsol ve kurulum yeniliklerinden bahsetmiştik, bu makalemizde ise istemci dağıtımı ve operasyonlarda ki yeniliklerden bahsedeceğiz. İstemci tarafında ki yenilikler hayli fazla olduğu için, önemli olanları irdeleyeceğiz, konu spesifik değişikliklerde ise tüm değişikler ve konfigürasyondan bahsedeceğiz, (Örnek; Client Deployment makalesinde tüm tab, özellik ve değişikliklerin anlatımı ve uygulaması gibi) Geçen makalemizde belirttiğimiz, Sccm 2012 ile beraber gelen yeniliklerin ana başlıklarını tekrar hatırlamak gerekirse;

 

Site ve Hiyerarşi modeli

Kurulum

Konsol

Istemci dağıtımı ve operasyonlar

Uygulama dağıtımı ve içerik yönetimi

İzleme ve raporlama

Wake on LAN

Windows Aygıtları

Istemci Dağıtımı ve Operasyonlar

Istemci Dağıtımı

 

Belki de istemci operasyonlarda bulunan en iyi yenilik, artık native veya mixed mod seçenekleri ile karşı karşıya değiliz, eğer birden fazla management point’iniz varsa http ve https isteklerini yönetebilirsiniz.

 

 

image001

 

 

Bu nedenle istemcilerde /usepkicert komut switch’i ile kurulum yaparsak https’e zorlamış oluruz, ayrica crl check istemiyorsak /noclrcheck secenegini kullanabiliriz.

 

2007 ortamında bulunan bir istemci içim ise trusted root üzerinde bulunan sertifika silinip tekrar eklenmelidir.

Artık Sccmclient kurulumunda extra dil pakedi tanımlamaya gerek yok, kurulum hedef dili destekliyorsa bunu otomatik olarak yapmakta

Önceden x86 ve x64 istemci klasörleri farklı idi ama yeni versiyonda her ikisi içinde %windir%ccm klasörü kullanılmakta

 

Client Assigment

 

Bu işlemin başarılı olması için açılan boundarylerin boundary grouplara tanımlanması gerekmekte

 

 

image002

 

 

Eğer Fallback site tanımlanmış ise istemci boundary alanında olmasa dahi assigment işlemini başarıyla yapabilir.

 

Collections

 

Artık subcollection yerine klasörleri kullanacağız.

 

Include, exclude seçenekleri ile kolayca başka bir collection kurallarını kopyalayabileceğiz.

 

 

image003

 

 

Yeni versiyonda collection üyelikleri oluşturulduğu siteden ziyade tüm hiyerarşiye yayılabilir ama herhangi bir collections’a limited olarak tanımlanmalıdırlar, bu da o collection üyelerinin içinden üye alabileceğini gösterir.

Desired Configuration Manager à Compliance Settings

 

Bir dosya, registry kayıtı veya uzak bir bilgisayar referans alınarak CS kayıdı oluşturulabilir.

Bu CS ler birden fazla öğe için kullanılabilir.

CS için artık thresold belirleyebiliyoruz.

CS kuralları arasında çakışanları raporlayabiliriz.

Artık 3rd öğeler desteklenmemekte (Import edilen DCM ler)

2007de varolan DCM kuralları 2012de CS kuralları olarak migrate edilebilir.

Kurallar artık kullanıcı ve mobil aygıtları desteklemekte.

SC raporlar dışında yeni versiyon ile monitoring tabından da görüntülenmekte.

 

Remote Control

 

(Özellikle beklenen önemli geliştirmeleri ok işareti ile gösteriyoruz.)

 

 

image004

 

 

Bağlandığımız istemcide klavye ve mouse kilitleme seçeneği

CTRL+ALT+DEL

Copy&Paste

Birden fazla monitorü olan pclere bağlanabilme

Port numarası tcp 2701 olarak değişmiştir

 

Out Of Band

 

Bu noktada birçok özellik çıkarılmış durumda bunlar;

 

Amt ile şifre resetleme

WS-Man translator

 

Diğer özellikler;

 

OOB Service point default olarak 443 portunu kullanmaktadır.

Site server computer artık ou bazlı full yetkiye sahip olmak zorunda değil, Amt işlemleri için sadece ilgili objeye izin vermek yeterli

 

Power Management

 

 

image005

 

 

Sanal makineler power management’dan exclude edilebilir

Power setting farklı bir collection üzerinden kopyalanabilir

Yeni rapor tipi exclude edilen bilgisayarları görüntülenmekte

 

Mobile Devices&Legacy Client

 

 

image006

 

 

Artık mobil cihazlar native olarak desteklenmekte, bu işlem için enrollment point ve enrollment proxy point isimli rolleri kullanacağız

Legacy client ise 2007 tarafında kullandığımız ve assign edilmiş cihazları tekrar assign edemediğimiz durumlar için gereken bir rol, tabiki sınırlı destekle beraber

DmInvExtension.exe artık kullanılmıyor, yerini exchange connector almış durumda

 

Asset Intelligence

 

 

image007

 

 

Microsoft License center üzerinden MVLS indirilip konsola import edilebilir!

Artık sms_def.mof dosyasına ihtiyaç olmadan class seçimi ve değişikliği yapabileceğiz.

 

Exchange Connector

 

Yukarıda açıkladığımız gibi artık DmInvExtension.exe ile çabalamaya son, exchange connector sayesinde active sync bilgilerini ve envanter işlemlerini, hatta remote wipe işlemlerini bile yapabiliyoruz.

 

 

image008

 

 

Endpoint Protection Entegrasyonu

 

 

image009

 

 

Endpoint protection artık SCCM 2012 ile entegre durumda

Raporlar sccm raporları ile tümleşi durumda, örnek; hangi bilgisayarlarda virüs tehlikesi var ?

Software update tarafında ki automatic deployment rules desteklenmekte

Iki yazilim tek konsolda, artık SCCM 2012 konsolunda Endpoint monitoring yapabilmektesiniz

Malware alerts ve email notifications sayesinde konsolu açmanıza bile gerek yok J

 

Client Monitoring

 

 

image010

 

 

Bu özellik sayesinde raporlara ihtiyaç duymadan istemcilerin sağlık ve aktivite durumunu görebilmekteyiz.

 

Bu makalemizde kısaca, istemci tarafında ki değişikliklerden bahsettik, bir sonra ki makalemizde uygulama ve güncelleştirme dağıtımı tarafında ki yenilikler, izleme ve raporlama tarafında ki yeniliklerden bahsedeceğiz.

SQL Server 2012 Audit Yenilikleri

$
0
0

 

Bu yazımda SQL Server 2012 ile birlikte Audit tarafındaki yeniliklere değineceğim.

 

 

SQL Server 2008 ile birlikte gelen güzel özelliklerden birisi de Audit idi. Audit, veritabanı tarafında güvenlik ile ilgili yönetimsel işleri kolaylaştırdığı gibi özellikle denetimden geçen firmaların denetimlerinin daha rahat geçmesine vesile oldu.

 

 

SQL Server 2012 ile birlikte audit tarafında gelen yenilikler:

 

Server Audit tüm SQL Server 2012 sürümlerinde olacak şekilde genişletildi. Database Audit sadece enterprise, developer ve evaluation sürümleri ile sınırlı olacak.

Audit, log dosyasına yazma hatalarına karşı güçlendirildi. Örneğin ağda paylaşımdaki bir dizinde tutulan audit loglar network gidip geldiğinde Audit kaldığı yerden devam edebilecek. SQL Server 2008 de network gittiğinde Audit i tekrar başlatmak gerekiyordu.

Bir Audit için maximum log dosya sayısını belirtebileceğimiz MAX_FILES parametresi geliyor.

SQL Server Audit specification’ları user-defined audit group destekleyecek. Böylece kendi audit gruplarınımızı ekleyebileceğiz.

sys.server_file_audits, sys.server_audits, ve sys.fn_get_audit_file DMV lerine yeni kolonlar eklendi.

Yeni audit gruplar contained database kullanıcılarının izlenmesini destekliyor.

SSMS daki Audit diyalog ekranlarına yeni audit optiyonları eklendi.

SQL Server 2008’deki Audit’te filtre özelliği yoktu ve bu ihtiyaç duyulan büyük bir eksiklikti. Audit için filtre özelliği SQL Server 2012 ile birlikte geliyor.

 

 

Tüm bu yeniliklerden audit filtre özelliğine değinmek istiyorum. Bunun için veritabanı sunucumuzda [test] veritabanımızdaki personel tablosuna erişen SA dışındaki tüm kullanıcıların SELECT hareketlerini dinleyip izlemek isteyelim. Tüm geliştirmelerimi 17 Kasımda 2011’de yayınlanan SQL Server 2012 RC0 sürümü üzerinde yapacağım.

 

 

Önce audit oluşturmamız gerekir. Audit’i SSMS(SQL Server Management Studio) üzerinden grafik arayüz ile oluşturabildiğiniz gibi T-SQL kod ile de oluşturabilirsiniz.

 

Grafik Arayüz ile Filtreli Audit Oluşturma:

 

Security altındaki Audits üzerinde iken mouse’ın sağ tuşunu tıklıyoruz:

 

 

image001

 

 

Create Audit form ekranından ilgili alanları aşağıdaki görüntüde olduğu gibi dolduruyoruz.

 

 

image002

 

Aynı ekranın Filter tabından filtremizi gireceğiz. Bunun için önce SA kullanıcımızın server_principal_id değerini bulalalım:

 

 

select principal_id

from sys.server_principals

where name='sa'

 

 

 

image003

 

 

 

Filter tabını server_principal_id 1 eşit olamaycak şekilde aşağıdaki gibi dolduruyoruz:

 



image004

 

 

 

T-SQL kod ile filtreli Audit oluşturma:

 

 

USE [master]

GO

CREATE SERVER AUDIT [AuditTableSelect]

TO FILE

(              FILEPATH = N'C:\Audit\'

                ,MAXSIZE = 0 MB

                ,MAX_ROLLOVER_FILES = 2147483647

                ,RESERVE_DISK_SPACE = OFF

)

WITH

(              QUEUE_DELAY = 1000

                ,ON_FAILURE = CONTINUE

)

WHERE (server_principal_id<>1)

GO

 

Yukarıdaki T-SQL kodu dilerseniz grafik arayüzden de oluşturabilirsiniz.

 

Oluşturduğumuz Audit’i aşağıdaki gibi GUI arayüz üzerinden Enable edebildiğimiz T-SQL ile de Enable edebiliriz.

 

 

image005

 

USE [master]

GO

ALTER SERVER AUDIT [AuditTableSelect] WITH (STATE = ON)

GO

 

 

Şimdi sıra Audit edeceğimiz veritabanında Database Audit Specification oluşturmaya geldi. Database Audit Specification’ı da hem grafik arayüzden hem de T-SQL kod ile oluşturabiliriz.

 

 

 

image006

 

 

 

image007

 

 

 

Personel tablosundaki SELECT leri Audit edeceğiz.

 

 

Aynı Database Audit Specification’ı aşağıdaki T-SQL ile de oluşturabilirsiniz:

 

 

USE [test]

GO

CREATE DATABASE AUDIT SPECIFICATION [AuditSpecTableSelect]

FOR SERVER AUDIT [AuditTableSelect]

ADD (SELECT ON OBJECT::[dbo].[personel] BY [public])

WITH (STATE = ON)

GO

 

 

Audit’imizi oluşturdukdan sonra aşağıdaki T-SQL ile Personel tablosuna select atalım:

 

 

use test

go

select top 10 *

from dbo.personel

 

 

 

image008

 

 

 

Personel tablosuna çekilen select işlemine View Audit Log’dan bakalım:

 

 

 

image009

 

 

 

Audit Action ile yapılan işlemin bir SELECT işlemi olduğunu görüyoruz.

 

Audit logda bir çok bilgiyi bulabilirsiniz. Veritabanı, object, schema, dosya adını ve daha bir çok bilgiye logdan ulaşabilirsiniz. Çalıştırdığımız sorgunun kodunu Statement kolonunda bulabilirsiniz:

 

 

image010

 

 

Bu yazımda SQL Server 2012 ile gelecek olan Audit’teki yeniliklere özellikle Audit’in filtre özelliğine değindim. Her ne kadar bu özellik çok güzel ve yerinde olsa da yeterli olduğunu düşünmüyorum. SQL Server 2012 RC0 sürümünde Audit ile ilgili çalışmalarımda filtrenin belirli alanları ve belirli operatorleri kapsadığını gördüm. Bu alanlar server_principal_id,object_name vb. gibi; operatorler ise =, <>, OR vb. gibi(WHERE koşulunda IN, LIKE gibi operatorlar kullanamıyoruz. Bunun yanında WHERE koşulunda alt sorgu yada function kullanamıyoruz.

Bir sonraki makalemizde görüşmek üzere.

Windows Server 8 DHCP Failover

$
0
0

Microsoft’un 2012 yılı içerisinde çıkarmayı planladığı yeni nesil sunucu işletim sistemi olacak olan Windows Server 8 ile gelecek yenilikleri Developer Preview sürümünden itibaren incelemeye ve detayları sizlerle paylaşmaya başlamıştık. Bu konuda portalımızda şu ana kadar aşağıdaki makaleleri yayınlamıştık.

Windows Server 8 Kurulumu
Windows Server 8 Active Directory Kurulumu
Windows Server 8 Yenilikleri
Windows Server 8 Active Directory Yenilikleri
Windows Server 8 ve Hyper-V 3.0 – Hızlı Bakış
Windows Server 8 Failover Clustering Yenilikler ve Cluster Kurulumu
Windows Server 8 Active Directory Recycle Bin (Geri Dönüşüm Kutusu)
Windows Server 8 Grafiksel Arayüzün (GUI) Devre Dışı Bırakılması/Etkinleştirilmesi
Windows Server 8 Fine Grained Password Policies

 

Bu makalemizde de sizlerle Windows Server 8 işletim sistemi ile DHCP servisinde gelen önemli yeniliklerden biri olan "DHCP Failover" özelliğini ele alıyor olacağız.  Microsoft Windows Server DHCP servisi ağ ortamındaki istemci bilgisayarlarına, sunucu sistemlerine ve ağ cihazlarına ip adresi, alt ağ maskesi (subnet mask), varsayılan ağ geçidi (default gateway), DNS Sunucu adresleri vb gibi TCP/IP  konfigürasyon bilgilerini merkezi olarak dağıtan bileşen olduğunu önceki Windows Server sürümlerine ait makalelerimizde detaylı olarak paylaşmıştık.

 

 

image001

 

 

DHCP Server sahip olduğu sorumluluk itibariyle ağınızdaki kritik sunucu rollerinden biridir. Dolayısıyla DHCP servisi rolüne sahip sunucu rolünün herhangi bir şekilde ulaşılamaması ya da devre dışı kalması durumunda ağdaki kullanıcılara ya da cihazlara TCP/IP konfigürasyonunun dağıtılmasında kesintiler yaşama ihtimalinizden dolayı yapınızdaki iletişim de bu durumda olumsuz etkilenecektir. Böyle bir riske karşı Windows Server 8 ile "DHCP Failover" çözümü geliştirildi.

 

DHCP Failover özelliği sayesinde bir DHCP sunucu üzerinde oluşturulan ip havuzu (scope) bir başka DHCP Sunucuya replikasyon yöntemiyle kopyalanarak mevcut sistemde canlı bir kopya hazırlanmış oluyor. Genelde "failover" kavramını daha çok cluster yapılarında sık olarak duyuyordunuz ve işlevi de kurulan bir SQL, Exchange gibi sunucularda aktif hizmet veren sunucuda herhangi bir devre dışı kalma, ulaşılamama, kapanma vb. gibi durumlarda ikinci sunucunun devreye girerek aktif rolüne alınıp kesinti olmaksızın hizmetlerin ikinci sunucu üzerinden devam ettirilmesi esasına dayanıyordu. Failover Cluster yapısının kullanılabilmesi için öncelikle Windows Server sistemleri üzerinde Cluster (Kümeleme) hizmetlerinin önceden kurulup, cluster konfigürasyonunun yapılması gerekir. Windows Server 8 ile gelen DHCP servisinde ise Windows'un cluster hizmetlerini kurma gereksinimi olmadan bir DHCP sunucu üzerindeki ip havuzunun bir başka DHCP Sunucu sistemindeki ip havuzuna kopyalanması söz konusu.

 

Burada birinci DHCP Sunucusu ile ikinci DHCP sunucusunu yük dengelemesi (load balance) yöntemi ile aktif-aktif yapıda çalıştırabileceğimiz gibi, ikinci sunucuyu tamamen yedekte bekleterek (hot-standby) de aktif-pasif modelinde kullanabilirsiniz.

 

Şimdi bu açıklamalardan sonra uygulamalara geçelim.

 

Lab Altyapısı:

 

Öncelikle mevcut yapımızı tanıyalım:

 

 

 

image002

 

 

 

Yukarıdaki şekilde de görüldüğü üzere COZUMARK.LOCAL isimli bir active directory domain yapımız var.  Eğitim ortamı olduğu için domain controller sunucusu üzerinde DHCP rolünü kurarak ana DHCP sunucu olarak bunu yapılandıracağım. Bunun yanına da ikinci bir replika sunucu kurduk. Bu da ana DHCP sunucunun kopyası olacak sunucu olarak kullanacağız.

 

 

Her iki DHCP sunucunun da active directory domaininde yetkilendirilmesi (authorize) gerekir. Ayrıca güvenlik açısında DHCP Failover yapılandırması esnasında vereceğimiz ortak bir parola anahtarı ile de sunucular arası iletişim daha da güvenli hale getirilmiş olacaktır. Bu ortak anahtar sayesinde her iki DHCP sunucunun birbirleri ile failover modda çalışması sağlanmış olacaktır.

 

 

Öncelikle ana DHCP sunucusu olan WIN8-SERVER üzerine DHCP rolünü kuracağız. Bunun için aşağıdaki adımları takip etmeniz yeterlidir:

Server Manager konsolunu açıyoruz. Sağ üst köşedeki Manage menüsünden Add Roles and Features seçeneği ile rol ekleme sihirbazını başlatıyoruz.

 

 

image003

 

 

Karşımıza gelen Add Roles and Features Wizard ekranında ilk adımı Next ile geçiyoruz.

 

 

image004

 

 

Karşımıza Select Installation Type ekranı gelecektir. Bu ekranda Role-based or Feature-based Installation seçili iken Next ile sonraki adıma geçiyoruz.

 

 

image005

 

 

Select destination server ekranında DHCP rolünü yükleyeceğimiz sunucuyu “Select a server from the server pool” seçeneği seçili iken aşağıdaki listeden seçili iken  (WIN8-SERVER) Next ile sonraki adıma geçiyoruz.

 

 

image006

 

 

Select Server Roles ekranında DHCP Server rolünün kutucuğunu doldurup Next ile sonraki adıma geçiyoruz.

 

 

image007

 

 

Introduction to DHCP Server ekranında DHCP sunucusunun rolü hakkında bilgiler alacaksınız. Next ile bu adımı da geçiyoruz.

 

 

image008

 

 

 

Confirm installation selections ekranında “Restart each destination server automatically if required”  kutucuğunu işaretleyip DHCP rolünün kurulumu sonrasında sunucuyu yeniden başlatma ihtiyacı olursa otomatik olarak başlatmasını sağlıyoruz. Install ile DHCP Server rolünün kurulumunu başlatıyoruz.

 

 

image009

 

 

Installation progress ekranında DHCP Server kurulumuna ilişkin ilerleme sürecinin tamamlanmasını bekliyoruz.

 

 

image010

 

 

 

image011

 

 

Kurulum tamamlandıktan sonra Close ile “Add Roles and Features Wizard” penceresini kapatıyoruz.

 

 

image012

 

 

Server Manager Dashboard ekranında sağ üst kısımda gelen bayrak simgesine tıklayınca açılan Task detaylarında henüz DHCP Server konfigürasyonunun yapılmadığına ilişkin mesajı alacaksınız.

 

 

image013

 

 

DHCP Server konfigürasyonuna başlamak için bu ekranları kapatıyoruz.

 

 

image014

 

 

Administrative Tools altına gelen DHCP konsol kısayolu ile DHCP Server yönetimi için kullanacağımız konsolu açıyoruz.

 

 

image015

 

 

DHCP Server üzerinde yeni bir ip havuzu oluşturmak için IPv4 üzerinde sağ tuşa basıp New Scope ile süreci başlatıyoruz.

 

 

 

image016

 

 

 

image017

 

 

Karşımıza gelen “Welcome to the New Scope Wizard” ekranını Next ile geçiyoruz.

 

 

image018

 

 

Karşımıza Scope Name ekranı gelecektir. Bu ekranda scope’a bir isim veriyoruz. Description kısmına da zorunlu olmamakla beraber bir açıklama belirtebilirsiniz. Next ile bir sonraki adıma geçiyoruz.

 

 

image019

 

 

IP Address Range ekranında Start IP Address ve End IP Address kısımlarına oluşturduğumuz ip havuzunun başlangıç ve bitiş ip adreslerini belirtiyoruz.  Hem alt kısımdan da alt ağ maskesi (subnet mask) adresini giriyoruz. Next ile sonraki adıma geçiyoruz.

 

 

image020

 

 

Add Exclusions and Delay ekranında bir önceki adımda başlangıç ve bitiş adreslerinin aralığında bulunan adreslerden DHCP tarafından atanmasını istemediğiniz adresler varsa bunları hariç tutmak için bu aşamada belirtip Add ile hariç tutma listesine ekliyoruz.  Eğer tek bir tane ip adresini hariç tutacaksanız hem Start hem de End IP kutucuklarına aynı ip adresini verebilirsiniz. Next ile sonraki adıma geçiyoruz.

 

 

image021

 

 

Karşımıza gelen “Lease Duration” ekranında DHCP sunucunun istemcilere TCP/IP bilgilerini ne kadar süreyle kiralayacağını belirtiyoruz. Varsayılan olarak gelen 8 günde bırakıp Next ile bir  sonraki aşamaya geçiyoruz.

 

 

image022

 

 

Configure DHCP Options ekranında DHCP sunucudan ip adresi ve alt ağ maskesi dışında DNS Server adresi, WINS Server adresi, Router (default gateway) adresi gibi bilgileri de dağıtacaksak “Yes, I want to configure these options later         “ seçili iken Next ile sonraki adıma geçiyoruz.

 

 

image023

 

 

Router yani ağ geçidi adresini tanımlayıp, yine Next ile sonraki adıma geçiyoruz.

 

 

image024

 

 

Domain Name and DNS Servers ekranında istemcilere dağıtacağımız domain adı son-eki ve DNS sunucu adreslerini tanımladıktan sonra, Next ile sonraki adıma geçiyoruz.

 

 

image025

 

 

“WINS Servers”  adresinde varsa WINS sunucuların adresini tanımlayıp Next ile sonraki adıma geçiyoruz.

 

 

image026

 

 

“Active Scope” ekranında oluşturduğumuz ip havuzunu kullanıma almak için “Yes, I want to activate this scope now” seçeneği seçili iken Next ile sonraki adıma geçiyoruz.

 

 

image027

 

 

“Completing New Scope Wizard ekranında Finish ile ip havuzu oluşturma adımlarını tamamlıyoruz.

 

 

image028

 

 

Ipv4 altında oluşturduğumuz ip havuzunun geldiğini kontrol ediyoruz.

Şimdi de bu birincil DHCP sunucu üzerinde oluşturduğumuz ip havuzunu replikasyon ile çoğaltacağımız ya da kopyasını oluşturacağımız ikinci DHCP sunucu sistemimizi hazırlayacağız. Sonrasında da birincil DHCP sunucu üzerinde oluşturulan ip havuzunu DHCP Failover yöntemi ile çoğaltacağız.

 

İkincil ya da yedek DHCP sunucu olacak olan WIN-HVD7NPA7G09 isimli DHCP sunucu üzerinden ya da uzaktan Server Manager konsolunu kullanarak DHCP Server rolünün kurulumunu gerçekleştiriyoruz.

 

 

image029

 

 

Rol ekranında yine DHCP Server rolünü seçip, Next ile ilerleyerek DHCP Server rolünün kurulumunu başlatıyoruz.

 

 

image030

 

 

 

image031

 

 

Kurulum tamamlandıktan sonra Close ile sihirbazı kapatıp, Administrative Tools altından DHCP konsolunu başlatıyoruz.

 

 

image032

 

 

Şu anda bu ikinci DHCP sunucu üzerinde herhangi bir ip havuzunun bulunmadığını ve konsolun boş olduğunu yukarıdaki şekilden de görüyorsunuz. Birazdan birincil DHCP sunucuda oluşturduğumuz ip  havuzunu bu ikinci sunucuya çoğaltacağız.

Bu işlem için tekrar WIN8-SERVER isimli birincil DHCP sunucuya ait DHCP konsoluna bağlanıyoruz. Ve oluşturduğumuz ip havuzu (Scope) üzerinde sağ tuşa bastığımızda gelen “Configure Failover” ile çoğaltma konfigürasyona başlıyoruz.

 

 

image033

 

 

Gelen “Introduction to DHCP Failover” ekranında yüksek erişilebilirlik için (high availability) hangi ip havuzlarının (ip scope) kullanılacağını seçmemizi isteyen ekran gelecektir. Hangi ip havuzlarını diğer sunucuya kopyasını ya da yedeğini oluşturacaksanız bu aşama da seçiyoruz. “Select all” ile bütün ip havuzları için bunu aktifleştirebilirsiniz. Seçim sonrasında Next ile sonraki aşamaya geçiyoruz.

 

 

image034

 

 

“Specify the partner server for failover setup” ekranında partner server’ı göstermek için sağ taraftaki “Add Server” butonuna basıyoruz.

 

 

image035

 

 

Karşımıza gelen “Add Server ekranında Browse butonuna basarak DHCP sunucuyu active directory içerisinden arama yaparak ekleyeceğiz.

 

 

image036

 

 

 

image037

 

 

image038

 

 

Yukarıdaki şekilde de görüldüğü üzere WIN8-SERVER ile Failover Partner olarak ayarlayacağımız WIN-HVD7NPA7G09 isimli sunucuyu ekleyip OK ile onaylıyoruz.

 

Karşımıza gelen Add Server ekranını da OK ile onaylayarak sihirbazdaki ana ekrana geri dönüyoruz.

 

 

image039

 

 

Partner Server olacak ikincil DHCP sunucuyu gösterdikten sonra Next ile bir sonraki adıma geçiyoruz.

 

 

image040

 

 

Karşımıza gelen “Create a new failover relationship” ekranında aşağıda gördüğümüz ayarları yapılandırıyoruz.

 

 

image041

 

 

Relationship name: Yapılandırdığımız DHCP Failover Kümesine verilen tanımlayıcı isim.

 

Maximum client lead time (MCLT): Bir DHCP istemcisinin kira süresine ek olarak tanımlanan süre belirlenir. Bu durumda DHCP üzerinde örneğin 8 saat kiralama süresi ayarlandıysa, MCLT değeri de 1 saat ise, kira süresi toplamda 9 saat olacaktır. Bu MCLT değeri ikinci sunucuya gönderilerek kira sürelerine ilave edilmesi sağlanmış olur. Normalde RFC 2131 standartlarına göre DHCP Failover konfigürasyonunda ana DHCP sunucu bir istemciye kiraladığı ip adresine DHCPACK mesajı ile onay vermesi için kiralamaya ait kayıtların her iki DHCP sunucuya da kaydedilmesi gerekir. Böyle bir çalışma şekli DHCP performansını yavaşlatacağı için, birincil DHCP sunucu istemciye ip adresini verir ve DHCPACK ile de onaylar ve sonrasında bir replikasyon güncelleme paketi ile bu değişikliği replikasyon partneri olan ikinci DHCP sunucuya gönderir. Eğer birincil DHCP sunucu ile Failover Partner’I olan ikinci sunucu arasındaki iletişim koparsa bu durumda burada belirtilen MCLT süresi kadar süreyi kira sonuna ilave eder.

 

·         Load Balance Mod: İki DHCP sunucuyu yük paylaşım modunda yapılandırmayı sağlar. DHCP sunucular birbiri ile Aktif-Aktif olarak çalışırlar. Load Balance Percentage ile DHCP sunucuların adres dağıtım yüzdesi ya da bir başka ifadeyle sunucuya düşen yük yüzde dilimi belirlenir.

·         Hot Standby Mod: DHCP sunuculardan birinin aktif hizmet verdiği, ikinci sunucunun da pasif modda yedek olarak beklediği yapılandırma modudur. DHCP sunucular Aktif-Pasif olarak çalışırlar.

 

 

 

image042

 

 

Failover Modu olarak Load Balance seçilirse DHCP Sunucular arası yük paylaşımı yapılarak istemciler DHCP Sunucular arasında paylaştırılır. Böylece her iki DHCP sunucu da istemcilere hizmet verecektir. Hot Standby modda failover yapılandırmasında ikinci DHCP sunucu pasif olarak yapılandırılır ve primary (birincil) DHCP sunucunun üzerinde DHCP failover için konfigüre edilen ip havuzunun bir kopyası ikinci DHCP sunucuya yedeklendir. Fakat sadece primary olan DHCP sunucu aktif olarak hizmet verir. Primary DHCP sunucuda bir problem yada devre dışı kalma ya da hizmet kesintisi olunca ikinci DHCP Sunucu devreye girerek istemcilerin isteklerine cevap verecektir.

 

 

image043

 

 

Biz yukarıdaki şekilde görüldüğü gibi Load Balance modda yapılandırmalarımızı ve gerekli ayarları yapılandırdıktan sonra Next ile bir sonraki adıma geçiyoruz.

 

 

image044

 

 

Bu adımda Finish butonuna tıklayınca DHCP Failover yapılandırılması başlayarak iki sunucu arasında bir replikasyon mimarisi kurulmuş olacaktır.

 

 

image045

 

 

Yapılandırma tamamlandıktan sonra yukarıdaki şekilde görüldüğü gibi “Successful” ibaresi ile başarılı bir şekilde tamamlandığını göreceksiniz. Close diyalog kutusunu kapatıyoruz. Tekrar DHCP konsoluna geri dönmüş olacağız.

 

 

image046

 

 

DHCP konsolunda Failover yapılandırması yaptığımız ip havuzu üzerinde sağ tuşa basında yukarıdaki şekilde de görüldüğü üzere “Deconfigure Failover”, “Replicate Scope” ve “Replicate Relationship” linkleri gelecektir.

Şimdi bu konfigürasyon sonrasında ikinci sunucuya birinci sunucuda oluşturulmuş ve tanımlamaları yapılmış ip havuzunun içeriğinin replike olduğunu görelim. Bunun için ikinci DHCP sunucuya bağlanıp DHCP konsolunda Ipv4 üzerinde Refresh komutunu veriyoruz.

 

 

image047

 

 

IPV4 altına birinci sunucuda oluşturduğumuz ip havuzunun aynı şekilde replikasyona tabi tutulduğunu ve tüm konfigürasyonun geldiğini göreceksiniz.

 

 

image048

 

 

Address Pool, Address Leases, Reservations ve Scope Options gibi ayarların aynen ikinci sunucuya geldiğini göreceksiniz.

 

 

image049

 

 

 

image050

 

 

 

 

 

Şimdi şöyle bir uygulama  ile iki sunucu arasında replikasyonun çalıştığını kontrol edelim. İkinci sunucuya replikasyonla gelen ip havuzunun üzerinde sağ tuş Properties ile havuz özelliklerine giriyoruz. General tabında End IP Address ayarını 192.168.100.160’dan 192.168.100.170 olarak değiştiriyoruz. Ve sonrasında OK ile onaylıyoruz.

 

 

image051

 

 

İkinci sunucuda yapılan bu değişikliğin birinci sunucuya DHCP Failover yapılandırmasında belirttiğiniz süre sonunda replikasyona tabi tutulduğunu göreceksiniz. Biz bu süreyi beklemeden elle replikasyonu tetikleyerek ikinci sunucuda yapılan değişikliğin birinci sunucuya replika olduğunu görelim. Bunun için ikinci sunucu üzerindeki ip havuzu üzerinde sağ tuş “Replicate Relationship” veya “Replicate Scope” ile replikasyonu başlatıyoruz.  Replicate Relationship tüm  ip havuzlarının (ip scope) replikasyonunu tetiklerken, Replicate Scope sadece seçili olan ip havuzunun replikasyonunu başlatır.

 

 

image052

 

 

Karşımıza gelen DHCP diyalog kutusunda ikinci sunucudaki  yapılan değişikliklerin replika partner olan diğer sunucuya güncelleneceğini belirtiyor. OK ile onaylıyoruz.

 

 

image053

 

 

Karşımıza “Failover Scope Configuration Replication” ekranı gelecektir. Bu ekranda ilgili ip havuzunun özelliklerinde, exclusion ayarlarında, scope seçeneklerinde ve ip aralığı ayarlarında yapılan değişikliklerin replikasyonunun ilerleme süreci ile ilgili bilgiler gelecektir. Replikasyon tamamlandıktan sonra en alt satırda “....successfully replicated to failover partner server....” ibaresini göreceksiniz.

 

 

image054

 

 

Close ile bu ekrandan çıkıyoruz.

 

Şimdi bu replikasyonun birinci sunucuya yansıdığını kontrol edelim. Bunun için birinci DHCP sunucuya bağlanıyoruz ve ip havuzunun üzerinde sağ tuş Properties ile özelliklerine giriyoruz. IP aralığının 192.168.100.170 olarak değiştiğini göreceksiniz. Böylece ikinci sunucudan replikasyonun başarılı olarak  birinci sunucuya yapıldığını doğrulamış olduk.

 

 

image055

 

 

 

Replikasyona tabi tutulan IP havuzunun (IP Scope) Properties’inde otomatik olarak “Failover” tabının geldiğini göreceksiniz. Burada failover partner sunucu olan diğer sunucunun isim, yapılandırma modu ve diğer durum bilgileri ile ilgili detayları bulabilirsiniz.

 

 

image056

 

 

Yukarıda da belirttiğimiz gibi “Replicate RelationShip ile tüm scope’ların replikasyonunu yapabileceğiniz gibi aşağıdaki şekilde de görüldüğü üzere Replicate Scope ile de sadece seçili olan ip scope’unun replikasyonunu gerçekleştirebilirsiniz.

 

 

image057

 

 

image058

 

 

Son olarak da kurduğunuz DHCP Failover yapısını kaldırmak ya da bir ip havuzunu DHCP Failver mimarisinden çıkarmak için o scope üzerinde sağ tuşa basında gelen “Deconfigure Failover” linke tıklayarak gerçekleştirebilirsiniz.

 

Sonuç Olarak;

 

Windows Server 8 ile Microsoft, DHCP gibi ağ servisleri alanında da  özellikle IT profesyonellerinin işini kolaylaştıracak ve iş sürekliliğine destek verecek önemli yeniliklerle geliyor. Bu makalemizde de sizlerle bu yeniliklerden DHCP Server servisinde gelen DHCP Failover özelliğini detaylarıyla inceledik. Önceki makalelerimizde de belirttiğimiz gibi tabiiki şu anda size Developer Preview ile gelen ve şu ana kadar incelediğimiz özellikleri bahsettik. Ürünün beta, release candidate (RC) sürümlerinde de gelecek ilaveleri ve yeni değişiklikleri sizlerle paylaşıyor olacağız. 

 

Bir başka makalemizde görüşmek üzere hoşçakalın.

Mesut ALADAĞ
Microsoft MVP, MCT
mesutaladag@hotmail.com

 

 

 

 

 


Linux Service Yönetimi

$
0
0

Redhat türevli Linux işletimlerinde servislere müdahale etmek için daha öncesine chkconfig komutuna değinmiştik.

Chkconfig sistem hangi levelda açılacaksa ondaki servislerin konumunu on veya off yapar fakat servis lerin start veya stop etme işlemi yapmaz demiştik. Bir servisi start veya stop yapmak için service komutunu kullanmaktayız.

Service –status-all dediğimiz de çalışan ve çalıştırmadığımız servisleri listeleyecektir. Çalışan servislerin hepsinin bir pid (process ID) değeri bulunmaktadır. Servisin adı daha sonrasında pidleri görülmektedir.

image001

Öncelikli olarak servis leri start stop ederek başlayalım. Service “ servisin adı “ start-stop-restart-status şeklinde kullanabilirsiniz. Aşağı daki örnek de firewall’un servisini açıyorum daha sonrasında kapatıyorum.

image002

Servislerin hepsini /etc/init.d nin altında bulabilirsiniz. service komutunu kullanmadan da servislerin durumlarına müdahale edebilirsiniz. Hangisi kolayınıza gider ise o şekilde kullanabilirsiniz.

image003

Düzgün çalışmadığını düşündüğünüz bir servisi yeniden başlatmak için service “ servis adı” restart komutunu kullanınız.

image004

Start veya stop yapmadan önce baktığım hep servisin durumudur. Service “servis adı” status yazarak servisiniz durumunu görebilirsiniz. Aşağıdaki örnekte Firewall için bu şekilde gördüğünüz de servis start durumda olduğunu anlayabilirsiniz diğer servisler için is running yada is stopped çıktısını göreceksiniz.

image005

Ps ile de çalışan process’leri bulabilirsiniz. Pid değerini de buradan görebilirsiniz. Pid değerini birde pidof “servis adı “ şeklinde öğrenebilirsiniz. Pid değerini bazen kitlenmiş servisleri direk kill etmek için kullanabilirsiniz.

image006

Umarım yararlı olmuştur.

Windows Server 2003 Security Configuration Wizard (SCW) Kullanımı

$
0
0

Yeni bir makale ile herkeze merhaba. Bu makalemizde, Windows Server 2003 işletim sistemi üzerinde bulunan Security Configuration Wizard (SCW) kurulumu hakkında bilgi vermeye çalışacağım. Kurulum adımlarına geçmeden önce SSCW hakkında kısaca bilgi sahibi olalım.

 

Güvenlik yapılandırma sihirbazı (SCW) ,Windows Server 2003 SP1 işletim sistemi ile çalışan sunucular üzerinde gerçekleştirilen saldırı düzeyini küçültmeye yarayan bir güvenlik yapılandırma sihirbazıdır. Security Configuration Wizard (SCW) sihirbazının özelliklerine değinecek olursak;

 

  • Sunucu üzerinde çalışan gereksiz servisleri devre dışı bırakır.
  • Aktif durumda olmayan bağlantıları engeller
  • İnternet İnformation (IIS) servisi üzerindeki gereksiz web uzantılarını yasaklar
  • Sunucu üzerindeki güvenlik politikalarının Active Directory ortamında güvenli bir şekilde dağıtımının yapılmasını sağlar.
  • Network üzerindeki birden fazla sunucuya otomatik dağıtım yapılması için komut satırı arayüzü üzerinden erişim hakkı tanımaktadır.
  • Uyumluluk sorunlarını ortadan kaldırmak ve sunucu üzerinde güvenliği en üst düzeye çıkarmak için temel güvenlik ayarlarının otomatik bir şekilde yapılması
  • Güvenlik politikaları konusunda, ayrıntılı bir şekilde özelleştirme yapılabilmesi ve standart güvenlik şablonlarının dahil edilmesi

 

gibi özelliklerden bahsedebiliriz.

 

Security Configuration Wizard (SCW) Gereksinimleri:

 

SCW Windows Server 2003 kurulumu sonunda default olarak gelen bir bileşendir. SCW, işletim sistemi bakımından sadece Windows Server 2003 SP1 üzerinde çalıştırılabilmektedir. SCW, Windows XP Professional ve diğer client işletim sistemleri üzerinde çalıştırılamamaktadır.

 

Security Configuration Wizard (SCW) kullanmaya başlamadan önce bilmemiz gereken bazı bileşenler vardır. Bunlar;

 

  • SCW Kullanıcı Arabirimi
  • Scwcmd Komut Satırı Aracı
  • Güvenlik Yapılandırma ve Veri Tabanı

 

SCW Kullanıcı Arabirimi

 

SCW (Security Configuration Wizard) üzerinde politika ilkesi oluşturulduktan sonra, oluşturulan bu politikalar birden fazla sunucu üzerinde uygulanabilmektedir. Oluturulan bu politikaları kendi amaçlarımız doğrultusunda düzenleyebilmekteyiz. SCW kullanıcı arabirimini aşağıdaki görevler için kullanabiliriz.Bu görevler;

 

  • Sunucu üzerinde yeni bir grup ilkesi oluşturma
  • Daha önceden oluşturulmuş olan güvenlik politikalarını düzenleme
  • SCW tarafından oluşturulmuş olan politikaları sunucular üzerinde uygulayabilme
  • Oluşturulmuş olan politika ilkesini geri alma
 
Scwcmd Komut Satırı Aracı
 

Uzak lokasyonda bulunan sunucular üzerinde oluşturulmuş olan grup ilkelerini yapılandırmak, düzenlemek ve geri almak için “Scwcmd.exe” komut satırı aracı kullanılmaktadır. Scwcmd komut satırı aracını kullanabilmek için uzak lokasyonda bulunan sunucular üzerinde de SCW bileşeninin yüklenmesi gerekmektedir.Scwcmd.exe komut satırı aracını farklı görevler için kullanılabilmektedir.Bunlar;

 

  • Birden fazla sunucu yapılandırmak için SCW tarafından oluşturulan ilkeleri kullanma
  • SCW tarafından oluşturulan ilkeleri kullanarak birden fazla sunucu çözümleme
  • Çözümleme sonuçlarını HTML formatında görüntüleme
  • Daha önce oluşturulmuş olan ilkeleri geri alma (Restore) etme

 

Active Directory’i SCW ile Kullanmak

 

SCW Active Directory ve politika alt yapısını tamamlamak için geliştirilmiş olan bir güvenlik aracıdır.SCW Active Directory Kullanıcıları ve Bilgisayarları ek bileşeni gibi bilinen, Active Directory araçlarının daha faydalı bir şekilde kullanılmasını sağlayan bir güvenlik aracıdır. SCW kullanıcı arabirimi ile, SCW üzerinde grup ilkesi oluşturabilir ve oluşrmuş olduğunuz bu ilkeyi de Scwcmd.exe komutunu kullanarak farklı grup nesnelerine dönüştürebilirsiniz. İşlevsellik yönünden tüm benzer sunucular aynı (OU) içerisinde bulunuyor ise, SCW üzerinde oluşturulmuş olan ilkelerde, bütün sunucular üzerinde etkili olacaktır.

 

GPO Nesne Düzenleyicisi

 

GPO nesne düzenleyicisi, Active Directoy ile beraber gelen bir yönetim aracıdır. Bu yönetim aracı, Active Directory içerisinde bulunan Active Directory Kullanıcılarını ve Bilgisayarlarını kapsamaktadır.Grup ilke nesnesi düzenleyicisi, SCW biçiminden dönüştürülmüş olan ilkeler dahil tüm grup ilkesi nesnelerini düzenlemek için kullanılır.

 

Grup İlkesi Yönetim Konsolu (GPMC)

 

GPMC, bir kuruluşun büyük bir bölümünde Grup ilkesi yönetmeye yarayan tek bir kullanıcı arabirimi sağlar.GPMC, Microsoft Yönetim Konsolu (MMC) bileşeni ile Active Directory içerisindeki grup ilkelerini yönetmeye yarayan ve komut girişi yapılabilen arabirimlerden oluşmaktadır. GPMC uzak sunucu yönetim araçları (RSAT) beraber gelmektedir. GPO ile beraber gelen bu servis, Bt yöneticierinin, Windows 7 işletim sistemi ile çalışan bir bilgisayardan, Windows Server 2008 R2 işletim sistemi üzerindeki rolleri ve features (özellikleri) uzak lokasyondaki bir sunucudan yönetmelerine de olanak sağlamaktadır. SCW ile yazılan kurallar, GPO nesnesine dönüştürülürken hangi ayarların öncelikli olacağının kararı normal GPO kurallarınca belirlenmektedir.

 

Güvenlik Şablonları

 

Güvenlik ilkeleri yazmak için kullanılan SCW bileşenine ek olarak, güvenlik şablonlarını da kullanarak güvenlik ilkeleri yapılandırılabilmekte. Güvenlik şablonları bilgileri işletim sistemi üzerinde %systemroot% ?\security\templates klasörü içerisinde bulunan securedc.inf dosyası içerisinde tutulmaktadır.

 

 

 

 

 

Yukarıdaki şekilde de görüldüğü gibi securedc.inf dosyası içerisinde önceden tanımlanmış güvenlik şablonları ile ilgili yapılandırma bilgileri yer almakta. Makalemizin yukarıdaki bölümlerinde de bahsetmiş olduğumuz gibi güvenlik şablonlarını bu dosya içerisinde gerekli değişiklikleri yaparak da gerçekleştirebiliyoruz. SCW bileşeni hakkında kısaca bilgi sahibi olduktan sonra Security Configuration Wizard (SCW) ile yeni grup politikaları oluşturma işlemine geçiş yapabiliriz. SCW üzerinde yeni bir grup politikası oluşturmak için aşağıdaki adımları takip edebilirsiniz. Yeni bir grup politikası oluşturmak için Start >> Settings >> Control Panel >> Add or Remowe Programs seçeneğine çift tıklanır. Açılan pencere içerisinde ise Add/Remowe Windows Components seçeneğine tıklanır.

 

 

 

 

 

Yukarıdaki şekilde de görüldüğü gibi karşımıza Windows Components ekranı çıkmaktadır. Windows Components penceresi içerisinde şekilde de görüldüğü gibi Security Configuration Wizard seçeneğini seçerek next tuşuna basıyoruz.

 

 

 

 

 

Kurulum işleminin akabinde yukarıdaki resimde de görmüş olduğunuz gibi kurulumun başarılı bir şekilde tamamlandığına dair ekran karşımıza çıkmakta. Bu pencereyi de finish tuşuna basarak kapatıyoruz. Kurulum işleminden sonra Start >> Programs >> Administrative Tools içerisinde bulunan Security Configuration Wizard seçeneğine tıklayarak sihirbazın başlamasını sağlıyoruz.

 

 

 

 

 

Yukarıdaki şekilde de görüldüğü gibi karşımıza Welcome to the Security Configuration Wizard penceresi çıkmakta. Bu pencere üzerinde şekilde de görüldüğü üzere bize bir uyarı mesajı verilmekte. Bu mesajda bize, security policy oluşturmaya başlamadan önce, tüm bağlantı noktalarını kullanan tüm uygulamaların sağlıklı bir şekilde çalışıp çalışmadığından emin olmamızı istemektedir. Bu ekranıda next diyerek geçiyoruz.

 

 

 

 

 

Next tuşunun akabinde karşımıza Configuration Action penceresi çıkmaktadır. Pencere üzerinde de görüldüğü gibi birden fazla policy seçenekleri karşımıza çıkmakta. Bu seçeneklere kısaca değinecek olursak;

 

Create a new security policy

 

Yeni bir policy oluşturulmak isteniyor ise bu seçenek seçilerek kuruluma devam edilmelidir.

 

Edit an existing security policy

 

SCW üzerinde daha önceden oluşturulmuş bir güvenlik politikası var ise bu seçenek seçilerek ilgili policy üzerinde gerekli değişiklikler yapılabilmektedir.

 

Apply an existing security policy

 

Daha önceden oluşturulmuş olan bir güvenlik politikasının uygulanması sağlanmaktadır.Eğer sistemde daha önceden oluşturulmuş bir security policy var ise Browse seçeneğine tıklayarak açılan liste içerisinden uygulanmasını istediğimiz policy seçerek SCW üzerinde uygulanmasını sağlayabiliriz.

 

Roolback the last applied security policy

 

Bu seçenek de ise, en son oluşturulmuş olan security policy’nin uygulanmasını istiyor isek bu seçenek seçilmelidir.

 

 

 

 

 

Ben yeni bir security policy oluşturmak için yukarıdaki seçenekler arasından birinci seçenek olan Create a new security policy seçeneğini seçiyorum ve next tuşu ile bir sonraki adıma geçiş yapıyorum.

 

 

 

 

 

Yukarıdaki pencerede ise, yine bize bazı uyarı mesajları verilmekte.Seçilen yerel sunucu üzerinde mevcut durumda olan kullanıcı hesabı, yönetici (administrator) ayrıcalıklarına sahip olması gerektiğini belirtmektedir.Gerekli incelemeler de yapıldıktan sonra Security policy uygulaması yapılacak olan server’in DNS ismi, NetBIOS ismi veya Server bilgisayarının IP adresi bilgileri de gerekli kısımlara girildikten sonra next tuşuna basarak diğer bir adıma geçiş yapıyoruz. Eğer gerekli bilgileri manuel olarak girmek istemiyor iseniz Browse tuşunu kullanarak da açılan liste içerisinde mevcut durumda bulunan server bilgisayarınızı seçerek işleme devam edebilirsiniz.

 

 

 

 

 

Yukarıdaki pencerede ise, security configuration database oluşturma işleminin başarılı bir şekilde tamamlandığı gözükmekte. Eğer security policy için oluşturulmuş olan veritabanı bilgilerinin önizlemesini yapmak istiyor isek View Configuration Database seçeneğini seçebiliriz.

 

Server Rolleri

 

 

 

 

 

Security Configuration Database (Veri tabanı yapılandırma) ekranında resimde de görüldüğü gibi sunucu rolleri, istemci özellikleri, servisler,bağlantı portları,uygulamalar,gibi bilgilere ulaşabilmekteyiz.

 

İstemci Özellikleri

 

 

 

 

 

Servisler

 

 

 

 

 

Bağlantı Noktaları

 

 

 

 

 

Evet, veritabanı konfigurasyonu işlemi sonucunda yukarıdaki resimlerde de görmüş olduğunuz gibi çeşitli kategorilerde servis ve uygulamalar eklenmiş durumda. Gerekli incelemeler de yapıldıktan sonra next diyoruz.

 

 

 

 

 

Next tuşunun akabinde karşımıza yukarıdaki şekilde görüldüğü gibi Role Based Service Configuration (Rol Tabanlı Servis Yapılandırması) ekranı çıkmaktadır. Next diyerek diğer bir adıma geçiş yapıyoruz.

 

 

 

 

Select Server Roles ekranında sunucu rollerini belirleyebilmekteyiz. View tarafında, liste içerisinde bazı seçenekler mevcut. Bunlar;

 

  • Installed Roles
  • All Roles
  • Uninstalled Roles
  • Selected Roles

 

rol seçenekleri karşımıza çıkmakta. Bu seçeneklerin de ne anlama geldiklerine kısca değinecek olursak,

 

Installed Roles

 

Sunucu üzerinde sadece kurulu durumda bulunan roller listelenmektedir.

 

All Roles

 

Sunucu üzerinde bulunan bütün roller listelenmektedir.

 

Uninstalled Roles

 

Sunucu üzerinde henüz kurulumu gerçekleştirilmemiş olan roller listelenmektedir.

 

Selected Roles

 

Sunucu üzerindeki seçili olan rollerin listesi bulunmaktadır.

 

 

 

 

 

Select Client Features ekranında, sunucumuzun bir client bilgisayar gibi çalışmasını istiyorsak istemci özelliklerini de bu pencere üzerinde belirtmemiz gerekmektedir.İstemci bilgisayarına ait özellikleride belirledikten sonra next diyoruz.

 

 

 

 

 

Select Administration and Other Options ekranında, yönetim tarafındaki özellikleri seçebildiğimiz gibi, yedekleme ve sunucunun uzaktan yönetilmesi, uygulamalar, bağlantı noktaları,yardım ve destek gibi özellikleri de bu pencere üzerinde seçebilmekteyiz.

 

 

 

 

 

Select Additional Services ekranında ise, güvenlik yapılandırması tarafında kurulmasını istediğimiz ek bileşenlerinde sunucu üzerinde yer almasını sağlayabiliriz.

 

 

 

 

 

Yukarıdaki pencerede, Güvenlik Veriabanı tarafındaki kurulacak olan servislerin başlangıc modlarını belirliyoruz. Disable the service seçeneğini seçerek istersek servisleri hizmet dışı bırakabiliriz.Eğer servislerin kurulum sonucunda başlatılmasını istiyorsak Do not change the startup mode of the service seçeneğini seçmemiz gerekecektir.

 

 

 

 

 

Confirm Service Changes (Servis Değişikliği Onaylama) ekranında, şekil de de görüldüğü gibi bazı servislerin aktif durumda olmadıkları , bazı servislerin ise aktif olarak çalıştıkları görülebilmektedir. Eğer herhangibir servis üzerinde değişikliklik yapmak istiyor isek, örneğin, disable konumunda ki bir servisi enable konumuna almak istiyorsak geri dönüp gerekli değişikliği yapmamız gerekmektedir. Ben herhangibir değişiklik yapmadan next diyorum.

 

 

 

 

 

Netwok Security ekranında ise, seçmiş olduğumuz rolleri ve yönetim seçeneklerini, ve gelen bağlantı noktalarını Windows Firewall kullanarak yapılandırmak istiyorsak bu bölümü kullanabiliriz.Bunun yanıda, erişim portlarını kısıtlamak ve güvenli internet protokolü (IPsec) kullanarak port trafiğini şifreleyerek güvenli bir hale getirebilmekteyiz. Eğer network tarafında herhangibir işlem yapmak istemiyorsak Skip this section seçeneğini seçerek bu adımı geçebilirsiniz.

 

 

 

 

 

Open Ports and Approve Applications ekranında, bu aşamaya kadar seçmiş olduğumuz bileşenlerin çalışması için gerekli olan portların listesi yer almakta. Liste içerisinde bulunan potların dışında başka bir port eklemek istiyorsak Add tuşuna basarak yeni bir port ekleme işlemi gerçekleştirilebilir. Eğer kurulum sonunda çalışmasını istemediğimiz bir port varsa Remowe tuşunu kullanarak ilgili portu listeden çıkarabiliriz. Port işlemlerinden sonra next diyerek diğer bir adıma geçiş yapıyoruz.

 

 

 

 

 

Confirm Port Configuration ekranında, onaylanmış olan portlar ve blok koyulmuş portların listesi yer almakta.

 

 

 

 

 

Yukarıdaki şekilde de görüldüğü gibi liste içerisindeki bazı portların onaylanmamış olduğunu ve bloklandığını görmekteyiz.

 

 

 

 

 

Registry Settings penceresinde,iletişim kurallarını yapılandırmak ve diğer bilgisayarlar ile iletişim kurmak için bu bölümü kullanabiliriz. Next tuşuna basarak diğer bir adıma geçiyoruz.

 

 

 

 

 

Yukarıdaki şekilde ise, seçilen sunucunun aşağıdaki bazı niteliklere sahip olması gerektiğini bize bildirmektedir.

 

All computers that connect to it satisfy the following minimum operating system requirements, seçeneğinde,sunucuya bağlantı gerçekleştiren tüm bilgisayarların aşağıda belirtilmiş olan minimum işletim sistemi gereksinimlerini karşılaması gerektiği belirtilmekte.

 

It has surplus processor capacity that can be used to sign file and print traffic , seçeneğinde tüm dosya ve yazıcı trafiği dijital olarak imzalanmaktadır. Bu imzalama işlemi ise işlemci trafiğini yoğun olarak etkilediği için sunucu kullanımının %70’i aşmadığı durumlarda kullanılması tavsiye edilmektedir.

 

 

 

 

 

Require LDAP Singning tarafında, LDAP imzalamanın güvenlik politikası tarafından gerekli olup olmadığını belirlenmektedir. Sunucu üzerindeki Active Directory ortamına erişim gerçekleştirecek olan tüm bilgisayarların Windows 2000 Service Pack 3 ve sonrası işletim sistemlerini desteklemesi gerektiğide Windows 2000 Servce Pack 3 or later seçeneğinde belirtilmekte.

 

 

 

 

 

Outbound Authentication Methods ekranında LAN manager kimlik doğrulama methodlarını belirleyebiliyoruz. Seçilen sunucu üzerine uzaktan bağlantı gerçekleştiren bilgisayarların bağlantı esnasında kullanacağı kimlik doğrulama yöntemleri de seçenekler arasında yer almakta. Bu seçenekler;

 

Domain Accounts

 

Kimlik doğrulama yöntemi olarak Active Directory etki alanı içerisindeki Domain Accounts kullanıcı hesabını kullanarak bağlantı gerçekleştirmek istiyorsak bu seçenek seçilmelidir.

 

Local Accounts on the remote computer

 

Bu seçeneğin seçilmesi ile beraber, uzak lokasyonda bulunan yerel bir bilgisayar üzerindeki kullanıcı hesabı kullanılarak kimlik doğrulaması gerçekleştirilir.

 

File sharing password on windows 95, windos 98, or windows millennium edition

 

Windows 95, Windows 98, ve Windows Millennium Edition işletim sistemleri üzerinde şifrelenmiş dosya paylaşımı da yapmak istiyorsak bu seçenek seçilmelidir. Kimlik dorğulama yöntemlerini de belirledikten sonra next diyerek diğer bir adıma geçiş yapıyoruz.

 

 

 

 

 

Outbound Authentication using domain accounts, ekranında, dış bağlantı gerçekleştirme esnasında, etki alanı hesaplarını kullanarak kimlik doğrulama yöntemi belirleyebiliyoruz. Default olarak seçili durumda gelen Windows NT 4.0 service pack 6 or later operating system seçeneği ile, diğer bilgisayarlara bağlantı gerçekleştirmek için kullanılan etki alanı hesaplarını içeren tüm etki alanı denetleyicilerinin Windows NT 4.0 Service Pack 6 ve sonrası işletim sistemini desteklemesi gerekmektedir.

 

Clocks that are synchronized with the selected server's clock

 

Bu seçenek ile, istemci bilgisayarlar NTLMv2 kimlik doğrulaması methodunu kullanmak için gerekli gereksinimlerin karşılanıp karşılanmadığı denetlenmektedir.Senkronizasyon işlemi NTMLv2 methodu için gereklidir.Eski sistemler üzerinde saat senkronizasyonu kullanılmamaktadır. Network ortamında bulunan bilgisayarların Windows 2000, Windows XP veya Windows Server 2003 işletim sistemi ile çalışan bilgisayarlar çevre saat senkronizasyonunu kullanmaktadır.Gerekli senkronizasyon saati ile ilgili değişikliği kayıt defteri içerisinde HKEY_LOCAL_MACHINE \ System \ CurrentControlSet \ Services \ Control \ LSA \ LMCompatibilityLevel seçenekleri altından yapılabilmektedir.

 

 

 

 

 

Gerekli Authentication bilgileri de tanımlandıktan sonra next diyerek bir sonraki adıma geçiş yapıyoruz.

 

 

 

 

 

Bu pencere üzerinde ise, gelen bağlantılarda hangi iletişim methodunu kullanacağımızı belirleyen seçenekler karşımıza çıkmakta. Bu seçeneklerede kısaca değinecek olursak;

 

  • Computers that require LAN Manager authentication
  • Computers that have not beeb configured to use NTLMv2 authentication
  • Computers using RAS or VPN to connected to RAS servers that are not running Windows Server 2003 Service Pack 1or later

 

Computers that require LAN Manager authentication

 

Bu bağlantı methodunda, LAN manager için kimlik doğrulaması gerektiren bilgisayarlar yer almaktadır. LAN Manager kimlik doğrulaması için,Windows çalışma grupları,Windows CE 4.0 ve Windows 95 ,Windows 98 veya Windows Millennium Edition işletim sistemleri üzerinde istemci paketi yüklü durumda bulunmalıdır.

 

Computers that have not been configured to use NTLMv2 authentication

 

Bu seçenekde , NTLMv2 kimlik doğrulamasını kullanacak şekilde yapılandırılmamış olan client bilgisayarlar yer almaktadır.

 

Computers using ras or vpn to connect to ras servers that are not running windows server 2003 service pack 1 later

 

Windows Server 2003 SP1 ve sonrası işletim sistemi ile çalışan sunuculara RAS veya VPN kullanarak bağlanmak için bu seçenek seçilmelidir. RAS ve IAS sunucuları üzerinde kimlik doğrulaması yapmak için Windows Server 2003 SP1 ve varsayılan olrak PEAP ve MSCHAPv2 kimlik doğrulaması desteği gerektirir. Gelen kimlik doğrulama methodlarından da kısaca bahsettikten sonra next diyerek bir sonraki adıma geçiş yapıyoruz.

 

Registry Settings Summary ekranında sunucu üzerinde, tanımlanmış olan kimlik doğrulama yöntemlerinin uygulanması sonucunda kayıt defterinde de bazı değişikliklerin olacağını bize bildirmekte.Yukarıdaki resimde de görmüş olduğunuz gibi setting tarafında sunucu üzerine uygulanacak olan kimlik doğrulama yöntemleri, Registry Value tarafında ise, uygulanan yöntemlerin alacak oldukları değerler,ve son tarafta Registry Key tarafında, sunucu üzerinde uygulanacak olan verilerin kayıt defteri içersinde yer alacak olan parametreler yer almaktadır.

 

 

 

 

 

Kayıt defteri tarafındaki ayarları da gözden geçirdikten sonra next diyerek bir sonraki adıma geçiş yapıyoruz.

 

 

 

 

 

Audit Policy ( Denetim İlkesi) ekranında denetim hedeflerine dayalı yapılandırmalar kullanabilmekteyiz. Eğer denetim ilkelerine dayalı bir politika oluşturmak istemiyorsanız Skip this section seçeneğini seçerek bu adımı geçebilirsiniz.Yine bu bölümde başarılı kayıtların sunucu üzerinde tutulmasını,başarısızlıkla sonuçlanan kayıtların sunucu üzerinde tutulmamasını sağlayabiliriz.

 

 

 

 

 

System Audit Policy bölümünde yukarıdaki kısımda da bahsetmiş olduğum gibi başarılı kayıtların sunucu üzerinde tutulmasını veya başarısızlıkla sonuçlanan logların tutulmamasını yukarıdaki seçenekler yardımı ile gerçekleştirebiliyoruz. Seçeneklerin ne işe yaradıklarına kısaca değinecek olursak;

 

Do not audit seçeneği ile herhangibir denetim yapmak istemiyorsak bu seçeneği seçmemiz gerekmektedir.

 

Audit successful activites başarı ile sonuçlanan aktivitelerin denetiminin yapılmasını istiyorsak bu seçenek ile devam etmemiz gerekir. Default olarak gelen seçenek de budur.

 

Audit successful and unsuccessful activites

 

Hem başarı ile hemde başarısızlıkla sonuçlanan aktivitelelerin denetiminin yapılmasını istiyor isek bu seçenek ile devam edilmelidir. Ben kuruluma sadece başarı ile sonuçlanan aktivitelerin kaydının tutulmasını istiyorum ve Audit successful activites seçeneğini seçerek next ile devam ediyorum.

 

 

 

 

 

Audit Policy Summary bölümünde, geçerli ayarlar ve tanımlanmış olan policy ayarları listelenmektedir. Burada dikkat edilmesi gereken nokta ise, liste içerisindeki policyler’in uygulandıktan sonra SCW ile Rollback yapılarak ayarların tekrar geri alınamayacağı belirtilmektedir.

 

 

 

 

 

Internet Information Services bölümünde, sizinde bildiğiniz gibi IIS ile ilgili gerekli configuration ları yapabileceğimiz kısımlar bulunmakta.

 

 

 

 

 

Select Web Service Extensions for Dynamic Content ekranında, Web server sunucusu için gerekli olan Web hizmeti uzantılarını belirliyoruz. Eğer yukarıdaki liste içerisinde belirtilmiş olan web uzantıları dışındaki diğer web uzantılarını yasaklamak istiyorsanız Prohibit all other web service extensions not listed above seçeneğini seçmeniz gerekir.

 

 

 

 

 

Yukarıkdai ekran da ise, liste içerisinde güvenlik bakımından potansiyel bir risk oluşturabilecek ve gereksiz sanal dizinler varsa bunları liste içerisinden çıkarabiliriz. Yukarıdaki liste içerisinde bulunan sanal dizinlerde de default olarak liste içerisinden çıkarılmış durumda.

 

 

 

 

 

Bu pencerede ise, anonim kullanıcıların içerik dosyalarına erişimini kısıtlayabilmekteyiz. Deny anonymous users write access to content files seçeneğini seçerek kullanıcılara içerik dosyalarına erişiminde yazma izni vermeyebiliriz.Burada dikkat edeceğimiz nokta ise,yukarıda bahsetmiş olduğumuz seçeneğin etkin olabilmesi için, IIS servisinin NFTS dosya sistemi ile biçimlendirilmiş bir disk üzerinde etkin olması gerekmektedir. Gerekli ayarlarıda yaptıktan sonra yine next tuşuna basarak diğer bir adıma geçiyoruz.

 

 

 

 

 

IIS Settings Summary ekranında, IIS Server tarafında gerçekleştirmiş olduğumuz ayarların bir özeti bize sunulmakta. Setting tarafında IIS içerisindeki sanal dizinler ve web servisi uzantılarının yer aldığı görülmekte. Metabase Key tarafında ise, ilgili web servisi uzantısının metabase anahtarı yer almakta. Current Data kısmında,güncel verilerin ne durumda olduğuna dair bilgiler görülmekte. Resim üzerinde de görüldüğü gibi bazı Web servisi uzantılarının prohibited yani yasaklanmış olduğunu görmekteyiz.

 

 

 

 

 

Bu ekran da ise, uygulanmış olan security policy ayarlarının kayıt edilmesi işlemine başlıyoruz.

 

 

 

 

 

Security Policy File Name ekranında, security policy name kısmına kayıt edeceğimiz policy için bir isim yazmamız gerekmektedir.Kayıt edilecek olan security policy default olarak, C:\Windows\Security\msscw\Policies klasörü içerisine kayıt edilmektedir. Eğer başka bir dizine kaydetmek istenirse Browse tuşuna basarak kayıt edilmesi istenen partition seçilebilmektedir. Eğer oluşturulan policy’nin önizlemesini yapmak istiyorsak View Security Policy tuşuna basarak önizleme yapabiliriz. Aşağıdaki şekilde de oluşturulan policy ile ilgili gerekli yapılandırma bilgili görülmekte.

 

 

 

 

 

Eğer oluşturulacak olan security polic’nin dışında başka bir security templates eklenmek istenirse, bu işlemde include security templates tuşuna basarak ilgili template eklenebilir.

 

 

 

 

 

 

 

 

Yukarıdaki resim üzerinde sunucu üzerinde bulunan mevcut policy template’ler görülmktedir. Eklemek istediğimiz policy’i seçerek templates ekranına ekleyebiliriz.

 

 

 

 

 

Yukarıdaki pencerede ise, policy’mizin şimdi mi yoksa daha sonra mı uygulansın diye bize seçenekler sunulmakta. Eğer policy’nin hemen uygulamaya başlanmasını istiyorsanız Apply Now seçeneğini, daha sonra uygulanmasını istiyorsanız Apply Later seçeneğini seçmeniz gerekecektir. Ben oluşturulmuş olan policy’nin hemen uygulamaya konulmasını istiyorum ve Apply Now seçeneğini seçerek next diyorum.

 

 

 

 

 

Şekilde de görüldüğü gibi uygulama işlemimiz başarılı bir şekilde tamamlandı. Next diyerek bu pencereyide kapatıyoruz.

 

 

 

 

 

Yukarıdaki şekilde de görüldüğü üzere Policy oluşturma işlemimiz sona ermiş durumda. Oluşturulmuş olan policy C:\WİNDOWS\security\msscw\Policies\secure polcy.xml lokasyonu içerisine kayıt edilmiş durumda. Oluşturdumuz policy’nin uzantısı dikkat ederseniz xml uzantısı biçiminde görülmekte. Finish tuşuna bsarak bu pencereyide kapatıyoruz.

 

Evet, bu makalemizde Security Configuration Wizard (SCW) kurulumundan ve SCW içerisinde security policy oluşturma işleminden bahsettik.

 

Faydalı bir makale olması dileği ile hoşcakalın…

IBM UpdateXpress System Pack Tool Kullanımı

$
0
0

Kullandığımız IBM Server üzerindeki donanımlarımızın sorunsuz bir şekilde çalışmasını sağlamak için IBM tarafından yayınlanan işletim sistemi driverlarını ve Bios/Firmware belli aralıklarla güncelleştirmemiz gerekmektedir.
Bu yazımızda IBM’in bizim için sunduğu UpdateXpress System Pack Installer Tool ile Windows ortamında kullandığımız IBM System X ya da Blade Serverların için işletim sistemi driverlarını ve Bios/Firmware Updatelerini yapacağız. Bunun için öncelikle UpdateXpress System Pack Installer Tool’unu indiriyoruz.

 

Aşağıdaki Linkten Microsoft Windows ortamında çalıştıracağız Tool’u indiriyoruz.

 

http://www-947.ibm.com/support/entry/portal/docdisplay?brand=5000008&lndocid=SERV-XPRESS

 

 

image001

 

 

IBM UpdateXpress System Pack Tool’unu serverimiz üzerinde seçtiğimiz bir yere indiriyoruz. Ben dosyayı masaüstüne indirdim. Üzerine çift tıklayarak Tool’umuzu çalıştırıyoruz.

 

 

image002

 

 

Bu dosyayı çalıştırmaya emin misin diye bu uyarı çıkıyor karşıma “RUN” diyerek kuruluma başlatıyorum.

 

 

image003

 

 

Kuruluma geçmeden önce dosyaları ayıklama işlemini başlıyor.

 

 

image004

 

 

Karşımıza Lisans ekranı geliyor. Lisansı sözleşmesini kabul ediyorum ve “NEXT” diyerek devam ediyorum.

 

 

image005

 

 

Beni Welcome ekranı karşılamakta bu ekranda check for the latest version on the installerseçeneğini işaretliyoruz ve “NEXT” diyerek devam ediyoruz.

 

 

image006

 

 

Eğer ortamımızda bir Proxy Server kullanıyorsak bu ekranda Proxy Server ayarlarımızı yapılandırıyoruz. Benim ortamımda Proxy Server’im olmadığı için herhangi bir değişiklik yapmadan “NEXT” diyerek devam ediyorum.

 

 

image007

 

 

IBM UpdateXpress System Pack Installer desteklediği systemleri güncelleştirmek istiyor.“Update Now” diyerek devam ediyoruz.

 

 

image008

 

 

Güncelleştirme başarıyla yapılıyor. “NEXT” diyerek devam ediyoruz.

 

 

image009

 

 

İndirilen güncelleştirmelerin nerede yönlendireceğimizi seçmemizi istiyor ben Server’im üzerinde bir yer belirleyerek buraya indirilmesini sağlayacağım. Bunun için create a repository of updatessekmesini seçerek “NEXT” diyerek devam ediyoruz.

 

 

image010

 

 

Update Type bölümüne geldiğimizde indirilecek güncelleme paketleri için kaynak adres olarak Default olarak Updatexpress System Packs(USXP’s) gelmektedir. Seçtiğiniz server tipi için son version güncellemeleri indirmek istiyorsak eğer bu seçimi Latest available individual updates olarak değiştirmemiz gerekmektedir. Bu değişikliği yaptıktan sonra “NEXT” diyerek devam ediyoruz.

 

 

image011

 

 

 

 

Machine Types bölümünde kullandığımız IBM Server’imizin Modelini seçiyoruz ve “NEXT” diyerek devam ediyoruz.

 

 

image012

 

 

Server’imiz da kurulu olan işletim sistemini seçiyoruz. İşletim sistemimizi seçtikten sonra “NEXT” diyerek devam ediyoruz.

 

 

image013

 

 

Serverimiz için indirilecek olan sistem driverlarını ve Bios/Firmware dosyalarının serverimiz üzerinde nereye kaydedeceğimizi belirlememizi istiyor ben C Diskim altında IBMUpdate adında bir dosya oluşturdum ve buraya indirilmesini sağlayacağım.

 

Bu dizini update işlemleri bittikten sonra silmemeliyiz çünkü daha sonra yapacağımız sistem driverlarını ve Bios/firmware güncelleştirmelerinde program bu dizin altına daha önce indirdiğimiz dosyaları kontrol edecek ve eğer bu dizin altında güncel sistem driverlarını ve Bios/Firmware varsa onları indirmeyeceği için zaman kazanmış olacağız. Bu nedenle ben bu dizini silmemenizi öneriyorum. “NEXT” diyerek devam ediyoruz.

 

 

image014

 

 

Sistem driverlarını ve Bios/firmware indirmeye başlıyor. Bu işlem biraz uzun sürebilir.

 

 

image015

 

 

Bütün işletim sistemi driverlarını ve Bios/Firmware güncelleştirilmelerin hepsini indirdi. “NEXT” diyerek yeni güncelleştirilmelerimin kurulmasını sağlıyorum.

 

 

image016

 

 

İndirdiğim güncel driver ve Bios/Firmware kurulmaya başlandı.

 

 

image017

 

 

Bütün güncelleştirilmelerim sorunsuz bir şekilde kuruldu “NEXT” diyerek devam ediyorum.

 

 

image018

 

 

Finish diyerek programı kapatıyoruz.

 

 

image019

 

 

Bir sonraki yazıda görüşmek üzere.

Google Apps Postini Antispam Kullanımı

$
0
0

Google Apps uygulaması üzerinde bu servisleri koruyan antispam ve antivirus uygulaması yer almaktadır. Biz Google Apps hizmeti ile sadece mail barındırma hizmeti aldığımızda sistem tarafından bize sağlanan korumadan yararlanabiliriz. Bunu bir hosting firmasından pop3 mail hesabı alıp gerekli korumanın hosting tarafından sağlanması şeklinde düşünebiliriz. Bu durumda bize sunulan temel korumaya ek olarak özelleştirilmiş tanımlamalar ve aksiyonlar uygulayamayız. Google Apps uygulamasına ek olarak böyle bir hizmet almak istersek Google bize bu noktada Postini hizmetini sunmaktadır. Postini hizmeti içerisinde Message Center ve Arşivleme özelliği varıdır. Bu özelliklere “Google Apps Postini Arşivleme Hizmeti kullanımı” isimli makalemizde değiniyor olacağız.

 

Postini hizmetinin genel yapısını kısaca özetlemek gerekirse bu sistem Exchange önünde bulunan Fore Front For Exchange 2010 olarak düşünülebilir. Postini ile birlikte antispam konusunda genele bağlı kalmadan özel tanımlamalar yapabilir, antivirus konusunda genel tanımlamalar yapabilir ve programın bize sunduğu ve ilerde değineceğimiz özelliklerden yararlanabiliriz.

 

Şimdi sistemimizi tanımaya başlayalım. Sistemin kullanılabilmesi için Apps Hizmetinden sonra bu hizmetinde alınması durumunda bize bir mail gelmekte olup bu mailde aşağıda istenen mx kayıtlarının tanımlanması istenmektedir. Bu kayıtlar aşağıdaki gibidir.

 

Kayıt Tipi

Özellik (Prioty)

Açılması Gereken Kayıt

MX

10

rizasahan.com.s200a1.psmtp.com

MX

20

rizasahan.com.s200a2.psmtp.com

MX

30

rizasahan.com.s200b1.psmtp.com

MX

40

rizasahan.com.s200b2.psmtp.com

TXT

SPF(TXT Record)

v=spf1 ip4:207.126.144.0/20 include:_spf.google.com ~all



Bu kayıtları açtıktan sonra bize kayıtlarımızın doğru olması durumunda Postini hizmetine login olabilmemiz için gerekli hesap bilgileri mail olarak gelecektir. http://login.postini.com linkinden login olarak başlayalım.

 

 

image001

 

 

Gerekli bilgileri girdikten sonra karşımıza gelen ekrandan “System Administration” linkine tıklayarak ekrana giriş yapalım.

 

 

image002

 

 

Aşağıdaki şekilde olduğu gibi bir konsol bizi karşılamaktadır. Çok gelişmiş bir ürün olduğu için bizim için önemli olan kısımlara değinerek makalemizi tamamlayacağız. Bu ekranımızda Dashboard ekranı bizi karşılamaktadır. Gafiksel olarak yer yer 60 dakika veya 60 saniye içerisinde gerçekleşen mail akış bilgilerine yer verilmektedir. Buradan gelen, giden mailler, mail kapasiteleri, spamlı, virüslü veya junk maillere ait bilgiler gerekli sürelerde güncellenerek bizlere yansıtılmaktadır. Şimdi Google Apps hizmetini aldıktan sonra Dashboard üzerinde yapacağımız genel işlemlere yer verelim.

 

 

image003

 

 

Genel olarak Postini üzerinde aşağıdaki resimde olduğu gibi Exchange yapısına benzer bir mimaride 3 düzeyde müdahale edilebilmektedir. Bu seviyeler organizasyon düzeyinde, e-mail düzeyinde ve user düzeyindedir. Organizasyon düzeyinde yapılan değişiklikler tüm alt sistemleri etkileyecektir. Örneğin Organizasyon düzeyinde dışarıdan gelen mail limiti Max 10 Mb olarak belirlenirse bu tüm kullanıcıları kapsar. Daha öncedende söylediğim gibi ürün çok detay içerdiği için genel noktaları anlatarak ve bazı yerlerde örnekler yaparak anlatımımızı tamamlayacağız. Şimdi Organizasyon düzeyinde inceleme yapalım.

 

 

image004

 

 

Organizasyon düzeyinde inbound içeriğini tek tek açıklayalım. Bu kısım sistemimize gelen mailleri kapsamaktadır. Yani kişilerimize gelen maillere yapılan ayarları içerir.

 

 

image005

 

 

Spam Filtering: Bu alanda bir mail puan derecesine göre spam olarak nitelendirilirse nasıl işlem göreceği ile ilgili ayarlar yapılır. Örneğin spam maili direkt silmek, maili bir adrese yönlendirmek, mailin header bilgisini değiştirerek kullanıcıya iletmek gibi.

Virus Blocking: Bu kısımda Spam Filtering kısmında olduğu gibi virüslü mailde alınması gereken aksiyonların ayarlandığı yerdir.

Attachment Manager: Bu kısımda mail ile gelecek olan ataç boyutu ve tipleri belirlenebilir.

Content Manager: Bu kısımda mail konusu, içeriği gibi alanlarda içerik kısıtlamalar ve filtrelemelerin yapılacağı yerdir.

Message Limits: Bu kısımda Attachmet Manager kısmına ek olarak mail limitleri belirlenir. Burada max bir kullanıcının dışarı yollayacağı mail 500 olarak sistem tarafından atanmıştır.

Sender List: Bu kısımda kişisel veya domain bazında hiçbir engele takılmayacak veya her durumda engellenecek olan göndericilerin filtrelemesi yapılabilmektedir.

Industry Heuristics: Bu kısımda spam filter derece ayarlaması yapılmaktadır.

Şimdi Organizasyon düzeyinde Outbound içeriğini tek tek açıklayalım. Outbound organizasyonumuz içerisinden çıkan yani organizasyonumuzdan gönderilen mailleri kapsar.

 

 

image006

 

 

Virus Blocking: Bu kısımda sistemimizden atılan maillerde virüs bulunması durumunda alınacak olan aksiyonları belirler.

Attachment Manager: Yukarıda anlattığımız gibi mail ataçlarındaki kısıtlar buradan belirlenir tek ayrı nokta bu dışarıdan gelen değil bizden gönderilen mailleri kapsar.

Content Manager: Maillerin içeriği ile ilgili filtrelemelerin yapılacağı ayarlar buradan tayin edilir.

Compliance Footer: Bu kısımda organizasyondan çıkan maillerde imza eklemesi yapılır. Exchange üzerindeki disclamier yapısına benzemektedir.

Organizasyon düzeyinde ek ayarları yapabilmek için Organization Setting kısmı bulunmaktadır. Şimdi bu kısımdaki ayarları kısaca açıklayalım. Burada gerekli kısımları açıklayacağım.

 

 

image007

 

 

System Test: Bu kısımda sistemimiz ile ilgili smtp, firewall, mx gibi testler yapılabilmekte ve sistemin işleyişi ile ilgili bilgiler alınabilmektedir.

General Setting: Burada hizmeti alan organizasyonumuz ve bölgesel ayarlar ile ilgili tanımlar yapılabilmektedir.

Dns Instruction: Bu kısımda sistemi çalıştırabilmek için yapılmış ve yapılacak olan Dns ayarları gözükmektedir.

User Access: Bu kısımda kullanıcılarımın nerelere girebileceği, neler yapabileceği gibi ayarlara yer verilmektedir. Örneğin Message centere girebilsin gibi.

Default User: Bu kısımda sistemde oluşturulacak olan kullanıcılar için bir template ayarlaması yapılır. Bu aşamadan sonra oluşturulan kullanıcılar burada belirlenen şablona göre oluşturulur.

Notifications: Bu kısımda kullanıcılarımıza yapılacak olan bildirimlerin ayarlaması yapılmaktadır.

Password Policies: Bu kısımda şifrelerle ilgili policy ayarları belirlenmektedir. Şifre uzunlukları, zorluk tipleri, değiştirilme süresi gibi.

Branding: Bu kısımda template seçimi ve ekranda yer alacak logo ayarlaması yapılabilir.

Archiving: Bu kısımda archiving hizmetinin aktif olup olmadığı bilgisi verilir.

User ve E-mail bazındaki ayarlarda organizasyon bazındaki ayarlar ile genel olarak aynı yapıdadır. Aşağıdaki resimlere bakacak olursak yapının neredeyse aynı olduğunu görebiliriz.

 

 

image008

 

 

image009

 

 

image010

 

 

Genel yapıya değindikten sonra organizasyon ve user bazında birkaç örnek yaparak örneklerle yapımızı biraz daha anlamaya çalışalım. Şunu belirtmekte yarar var. “Sistem default olarak genel ayarları yapılmış olarak bize sunulmaktadır.”

Sistem üzerinde genel ayarlara ek olarak özel ayarlar yapılmak istenirse bu ayarlara yukarıdaki kısımlardan müdahale edebiliriz. Şimdi organizasyonumuzdaki tüm kullanıcılara teknikhelp2@gmail.com adresinden bir mail gelmesi durumunda bu mailin spam olarak değerlendirilip kullanıcılara iletilmemesini sağlayalım. Bu ayar organizasyon bazında olacağı için Organizasyonumuzun üzerinde tıklayalım.

 

 

image011

 

 

Açılan ekranımızda “Sender List” özelliğine tıklayalım.

 

 

image012

 

 

Bu ekranımızda yasaklayacağımız mail adresi veya donanımı tanımlayalım.” Apply setting and filters to exiting sub-orgs” seçeneği ile tüm alt yapımızı kapsamasını sağlayalım. Burada bu adresten spam mail gelmesi durumunda alınacak olan aksiyon spam filtering kısmından ayarlanmaktadır. Bu ayarlar default olarak kullanıcıya gelen mailin spam olarak kullanıcının karantina alanına iletilmesi noktasındadır. Aşağıdaki yasaklanacak olan block sender kısmında yasaklanacak olan adresimizi tanımlayalım. Buraya adres yazdığım için sadece bu mail adresi yasaklanacak. Sadece domain ismini yazmamız durumunda bu domainden gelecek olan tüm mailler kabul edilmeyecektir.

 

 

image013

 

 

Şimdi yasaklanan adres üzerinden bir mail atıyorum.

 

 

image014

 

 

Bu yasaklı mailleri görebilmek için iki seçeneğimiz var birinci olarak Home butonuna tıklayıp ana sayfaya geldikten sonra Message Center linkine tıklayarak açılan ekrandan bu mailleri görebiliriz.

 

 

image015

 

 

Burada yer alan maillerimizi istersek silebilir istersek kullanıcının inbox’ına yollayabiliriz. Bu şekilde bir yapıda kullanıcının spam maillerine ulaşma yetkisi sağlarsak kullanıcı message center üzerinden spam maillerine erişebilecektir. Diğer yöntem ise admin panelinden kullanıcının üzerine tıklanıp kullanıcı ekranına girildiğinde “View Quarantina” seçeneği ile kullanıcının karantina alanına erişilmiş olur. Bu yöntem kullanıcı üzerinde işlem yapacak olan fakat kullanıcının şifresini bilmeyip müdahale etmesi gereken admin için yararlı bir özelliktir.

 

 

image016

 

 

Bu işlem için kullanıcı ekranını açıp bir kullanıcının karantina mailine bakalım. Bu işlem için Ana ekranda veya bulunduğumuz ekranda Orgs and User linkine daha sonrasında alt menüden Orgs linkine tıklayalım. Aşağıda Ekranımız açıldı En üst sıradaki User linkimize tıklayalım.

 

 

image017

 

 

Userlerimiz aşağıdaki ekranda listelenmiş durumda. Bu ekranımızdan bir kullanıcımızı seçerek üzerine tıklayalım. Üzerine tıklanan userle ilgili tüm ayarları görebilir user bazlı ayarlar yapabiliriz. Şimdi biz buradan user özelliklerine girelim.

 

 

image018

 

 

Açılan ekranımızda user özelliklerimiz listelenir durumda. Burada sağ kısımda yer alan “view quarantina” linkine tıklayarak gerekli karantina alanımıza gidelim.

 

 

image019

 

 

Açılan ekranımızda karantina üzerindeki mailler listelenir durumda. Buradan bu mailleri silebilir veya kullanıcımızın inbox alanına düşürebiliriz.

 

 

image020

 

 

Şimdi user bazında bir örnek daha yaparak örneklerimizi pekiştirelim. “Orgs and Users” Users kısmına buradan da user linkine veya farklı bir yerde users linkine tıklayarak userlerimizin olduğu ekrana girelim.

 

 

image021

 

 

image022

 

 

Açılan user özelliklerimiz içinde ayar yapılacak bölmeye geldik. Bu örneğimizde bir userimize dışarıdan gelen maili engellemek diğer kullanıcılarıma gelmesi yönünde bir ayar yapacağım. Şimdi “Sender List” kısmını açalım ve burada gerekli tanımlamayı yapalım.

 

 

image023

 

 

Açılan ekranımızda “Blocked Senders” kısmına engellenecek olan mail adresi veya domain bilgilerini girebiliriz.

Ben burada Hotmail.com.tr domainini değil tek bir kullanıcı olan riza.sahan@hotmail.com.tr adresinden gelecek olan maili engelleyeceğim için sadece bu mail adresini giriyorum.

 

 

image024

 

 

Gerekli adres kısıtlamasını yaptıktan sonra test için yasaklanan adresten bir mail yolluyorum.

 

 

image025

 

 

Şu anda Message center üzerinden baktığımda kullanıcıma gelen mailin spam liste alındığını görebiliyorum. Dilersem buradan bu maili kullanıcıya iletebilir, silebilir veya bekleterek belli süre sonra otomatik olarak silinmesini sağlayabilirim.

 

 

image026

 

 

Şimdi yasaklı adresten farklı bir kullanıcımıza mail atacağım. Biz bu örneğimizde organizasyon bazında değil de user bazında bir engelleme yaptığımız için farklı kullanıcılarımıza bu adresten mail atıldığında gelmesi gerekir. Bu nedenle yasaklı olan adresten organizasyon içerisinde bulunan farklı bir adrese mail atıyorum.

 

 

image027

 

 

Sonuç olarak mailin başarılı bir şekilde geldiğini ve kuralımızın çalıştığını görüyoruz.

 

 

image028

 

 

Bu yaptığımız temel işlevler tüm antispam yazılımlarında neredeyse bulunan özelliklerdir. Bazı anti spam yazılımları attachment ve imza kontrolünü bünyesinde bulundurmamaktadır. Postini bu nedenle birçok özelliği bünyesinde barındırmakta olup dünya üzerinde yaygın kullanılan yazılımlardan bir tanesidir. Postini Google önünde konumlandırılmış bir hizmet özelliğini bize yansıtsa da diğer mail serverleri korumak içinde kullanılabilir. Tüm antispam programlarında bulunan genel özelliklere değinmeye çalıştık şimdi program üzerinde genel birkaç özelliğe daha bakalım.

 

Genel başlıklar dışında diğer özelliklere “Inbound Servers” özelliği ile başlayacak olursak burada inbound bacağında gelişen olayları ve sayısal istatistiki bilgileri grafiksel olarak görebiliriz.

 

 

image029

 

 

“Outbound Servers” kısmında yine Inbound kısmında olduğu gibi outbound bacak üzerinde gerçekleşen işlemleri detaylıca görebiliriz.

 

 

image030

 

 

“Report” kısmında sistem tarafından atanmış olan gelen ve giden bacağa ait özel raporları alabiliriz.

 

 

image031

 

 

Log search kısmında ise sistem üzerinde oluşan her hareket, gelen ve giden her mailin loğu tutulur. Bu log çok detaylı bilgiler içerir hangi mail nereden kime geldi mailin içeriği, konusu v.s. tüm bilgileri bize yansıtılır. Bunun için bir rapor oluşturup sorgu başlatıyorum. İşlemler son derece basit “Today” seçeneğini seçerek bu gün oluşan loğları sorgulatıyorum.

 

 

image032

 

 

Raporlardan bir tanesinin başında bulunan “Message ID” kısmına tıklayarak mesaj detayını buradan görebiliyoruz.

 

 

image033

 

 

“Health Check” kısmında ise sistemin servislerinin o anda ne durumda olduğunu sistemin çalışma yapısının ne durumda olduğunu anlık olarak görebilir ve bilgi sahibi olabilir.

 

 

image034

 

 

Diğer makalelerimizde de belirttiğimiz gibi Apps ve Postini hizmetini satın almadan önce eğitim alabilir, demo talep ederek demo sırasında yine eğitim alabilir, bilmediğimiz yapamadığımız işlemler ile ilgili olarak yine mail veya telefon desteği hatta online eğitim talebimizi yineleyebiliriz.

 

Umarım yararlı olmuştur bir başka makalede görüşmek üzere saygılarımla.

Seamless RDP

$
0
0
Günümüzde tüm işletim sistemleri bir çok yolla birbirleri ile iletişime geçebilmektedirler. Kullanılan ortak protokoller sayesinde bir işletim sistemi diğer bir işletim sisteminin arayüzüne kolayca erişebilmekte ve o işletim sistemi üzerinde işlemler yapabilmektedir. Sayılabilecek bir çok protokol olsa da bunların başında Telnet, SSH, VNC ve RDP gelmektedir. Her ne kadar bunlar gibi aracı sistemler bir başka sisteme bağlandığımızda gerekli işlemleri kolayca yapabil sekte hala bir aracı yazılım kullanmadan...(read more)
Viewing all 4130 articles
Browse latest View live