Günlük hayatımızda sahip olduğumuz akıllı cep telefonlarının yetersiz kaldığı noktalarda tablet kullanımının her geçen gün arttığını görüyoruz. Her yeni model ile beraber yakalanan satış rakamları aslında bizleri artık şaşırtmıyor. Her ne kadar akıllı cep telefonu ve tablet satış rakamları yüksek olsa da değişen şartlar ve ihtiyaçlar doğrultusunda yeni modellere gereksinim sürekli olarak devam etmektedir. Durum böyle olunca alternatifleri her zaman değerlendirmek ve rakiplerinizden bir adım öne çıkmak şirketinize katma değer sağlayacaktır.
Biz sistem yöneticileri ve bilgi sistemleri karar vericileri olarak yeni nesil tabletlerin iş ailelerine neler sağlayacağını biliyor ve bu cihazları şirketimiz için katma değere dönüştürecek projelerde kullanıyor olmalıyız. Aslında bu tür talepler her zaman bizden gelmez, bazı durumda iş aileleri rakiplerinde gördüğü bir takım mobil çözümleri bizden bekler, biz bu durumlarda dahi mevcut çözümlerin bir üst seviyesine ulaşma noktasında arayış içerisinde olmalıyız.
Benim bu makaleyi hazırlamamdaki amaç ise işte tam bu noktada başlıyor, bende özel bir bankada yönetici olarak çalışıyorum ve mobil çözümler bizler için vazgeçilmez bir ürün demetidir. Hal böyle olunca mobil çözümler için en iyi alt yapıyı sağlayacak ürünleri ve tabiki bu ürünlerin birlikte çalıştığı işletim sistemlerini yakından takip ediyorum. Sizlerin de bildiği gibi uzun zamandır Microsoft teknolojileri üzerine çalışıyorum ve bu nedenle bu ürünlere hâkimiyetim daha fazla, ancak günün sonunda rakip ürünleri bilmek işimin bir parçası. Peki, bir mobil proje hayata geçirileceği zaman ilk olarak neleri planlıyoruz?
Bunun için hayali bir proje üzerinden ilerleyelim. Diyelim ki şirketinizin saha satış personeli müşterileriniz ile yakın temas halinde iken ( müşteri ziyaretleri, fuar ve benzeri toplu iletişim kurulan durumlar vb) bir veya birden çok ürünü hızlı bir şekilde satmak istiyor.
Ancak bunun için mevcut dizüstü ve benzeri cihaz ile hızlı bir şekilde ilgili ekranlara ulaşamıyor. Böyle bir durumda bir tablet ve mobil uygulama ile birkaç tıklama ( dokunma ) sonucu satışa dönüşecek bir çözüm gerekecektir. Bu ihtiyacı donanım ve yazılım olarak ikiye ayırıyoruz ve yazılım kısmına şu anda hiç girmiyorum. Çünkü o kısmı malum aslında sizin şirketinizdeki web servislerine veya ilgili sunuculara bağlanacak ve satıcıya, müşteriye bir ekran sunacak, satıcı buradan bilgileri girecek ve gerekir ise çıktı alacak gibi bir durum oluşacak. Bu konuda zaten makalemizin dışında yazılım ile ilgili bir durum. Peki, yazılım bölümü bu işi geliştirdi veya dış kaynak kullanımı, paket program satın alımı yapılarak çözüldü ( tabiki satın alınacak veya yazılacak programın çalıştığı işletim sistemi burada önemli ). Sizin ise asıl sorumluluğunuz burada ilgili kullanıcı için hızlı ve güvenli bir şekilde şirket kaynaklarına bağlanmasını sağlamak, cihazın uzaktan yönetimi gerçekleştirmek, çalınma ve benzeri durumlarda veri gizliliğini sağlamak, kötü kullanımı engellemek gibi konular olacaktır.
Böyle bir projeye başladığınız zaman aşağıdaki gibi kriterleriniz olmalı;
· Kullanım ve Fonksiyonlar
· Maliyet
· Proje Kaynak Profili
· Mevcut Sistemlere Uyum ve Teknoloji
· Firmanın Referansları
· Firmanın Bakım/Destek Hizmeti
· Firmanın Mali Yapısı
Aslında son 3 madde şu anda bizim için çok önemli değil, biz IT yöneticileri olarak aslında birinci ve dördüncü madde ile daha çok ilgileniyoruz, çünkü diğer konular aslında bize çok bağlı olmuyor. Peki, bu maddeleri nasıl değerlendiriyoruz? Malum piyasa da aslında çok fazla donanım olmasına karşın sizin ihtiyaçlarınız teknoloji standartları olarak belirlidir. Örneğin, işlemci hızı, hafıza, veri saklama kapasitesi, ağırlığı, ekran boyutu gibi değerleriniz oluşacaktır. Bunlara en uygun donanımı belirlemek size kalıyor. Ancak en önemlisi bu donanıma sahip olan bir tabletin ki emin olun bunun için bile pek çok farklı üreticiden model bulacaksınız, hangi işletim sistemini kullandığı olacaktır. Peki, neden işletim sistemi bu kadar önemli? Aslında bu projeden veya cihazdan beklentiniz ile ilgili bir durum. Eğer tek bir uygulama satın alıp şirket içi kullanıma uygun, uzak erişim derdi olmayan, güvenlik sorunları veya cihaz yönetimi gibi bir derdiniz olmayacak ise, OS bu konuda sizi çok yormaz. Ancak bizim senaryomuza dönecek olursak, sadece uzak yönetim noktasında bile aslında olaya baksak pek çok fark ortaya çıkıyor. Eğer Kobi ve üstü bir şirket organizasyonu için konuşuyorsak artık güvenlik ve veri sızması gibi konuların hayati öneme sahip olduğunu göreceksiniz. Hal böyle olunca da mobil çözümlerdeki aslında en önemli faktör “güvenlik” olmaktadır.
ilk olarak yazılan veya satın alınan bu yazılım, aldığı bilgileri online olarak sisteme girmesi veya sistemden bir takım doğrulama bilgilerini çekmesi için merkeze bağlı olmalıdır. Bunun için merkezinizdeki sistem çok önemli. Sonuçta bu tablet SSL VPN ile bağlantı kurmalı. Bu kısımda benim önerim Windows işletim sistemi olacak. Nedeni ise 3 parti agent veya sertifika işlemleri yerine Microsoft Direct Access teknolojisi ile sorunsuz ve son derece hızlı bir şekilde şirket kaynaklarına ulaşım sağlanabilmektedir. Alternatif sistemler yok mu? Tabiki var, bu gün pek çok mobil OS SSL VPN destekliyor, ancak bunların 3 parti yazılım olması, ek bilgi, birikim, güncelleme veya benzeri bakım gerektirmesi bana göre negatif bir puandır. Peki bu kısmı çözdük, şimdi sıra geldi uzak yönetim, bunun için yine eğer bir Windows tablet kullanmayı tercih ederseniz Domain ortamı ve getirdiği yönetim araçlarını kullanabilir veya yine sınırlı kullanıcı tanımları ve profil yönetimi ile erişim kolaylığı sağlarken yönetim eforunuzu da düşürebilirsiniz. Tabiki 3 parti Mobile Devices Management ürünlerinin sunduğu özelliklerden de faydalanmak istiyorsanız yine Microsoft intune çözümü bu konuda size yardımcı olacaktır. Hemen bu başlık içinde aklınıza alternatif çözümler gelebilir. Evet Windows OS yerine başka bir işletim sistemi seçmeniz durumunda yönetim bu kadar kolay olmayacağı için muhtemel 3 parti MDM ürünlerini de işin içine katmanız gerekli. Alternatif ürünlerde hali hazırda USB kullanımı olmayan bir OS belki sizi bu konuda yormaz, yani USB yi ayrı nasıl kapatırım derdi olmaz, yine belki daha yaygın virüs tehdidi yoktur, bu da bir avantaj olarak görünür, ancak bu ürünler için merkezi yönetim söz konusu olmadığından mutlaka bir MDM çözümü satın alınması gerekmektedir. Buna ek olarak tabiki birazdan detaylandıracağım kullanıcı yönetimi de ayrı bir dert. Dikkat ederseniz şu ana kadar sürekli Microsoft çözümleri ile ilerliyoruz, ek bir 3 parti ürün kullanıp gerek kararlı yapıyı, gerekse destek hizmetleri tarafında ek maliyetleri önlüyoruz.
Peki, uzak erişim, cihaz yönetimini çözdük, sıra geldi kullanıcı yönetimine. Eğer bir Windows tablet alırsanız zaten şirketinizin çalışanı için mevcut domain kullanıcı aktif olarak tablet içerisinde de kullanılabilir. Bundan dolayı tablet için ayrıca yönetmeniz gereken bir kullanıcı veya oturum ( kullanıcı mantığı olmayan tabletler için ) olmayacaktır. Kullanıcı yönetimi diyerek konuyu hafife almayın derim, malum aslında her projede olduğu gibi en çok onları memnun etmeniz gereklidir. Eğer bu tablet bir barkod okuyucusundan öteye geçemeyecek şekilde düşünüldüyse zaten kullanıcı için ergonomik olmaz. Ancak bu cihaz mobil halde iken satış ve benzeri işlerinin yanında ona mail erişimi, şirket kaynaklarına erişim ( file server, web portal vb ), internet kullanımı gibi temel fonksiyonları da yapabiliyor olması gereklidir. Hemen yine alternatif sistemler için internet yok mu diye düşünmeyin, buradaki örnek aslında şirket çalışanı, kendi domain hesabını kullandığı için yukarıda saydığım tüm kaynaklara kendi yetkileri ile ve tek bir oturum açma hakkı ile ulaşacaktır.
Aslında bu konuda örnekleri arttırmak mümkün ancak bu durumda makalenin sonunu görmek biraz zorlaşabilir J Ancak değinmeden de geçemeyeceğim bir konu ise in-house, yani şirketinizde kendi yazılım ekipleri tarafından geliştirilen projeler için olacaktır.
Eğer bir geliştirme yapılacak ise şirketinizin mevcut yazılım alt yapısı ile uyumlu olması çok önemlidir. Eğer mevcut şirket yapınızdan farklı bir alt yapı tercih ederseniz ya bu konuda uzman yazılımcılar barındırmalı ya da dışarıya bu işi yaptırmalısınız. Tabiki bu durumda da oluşacak uyumluluk sorunları, yeni sürüm geçişleri sonrası çıkacak problemleri unutmamak gerekli. Bu konuyu isterseniz bir örnek ile açıklayayım;
Şirketinizde çok yoğun olarak kullandığınız bir uygulama düşünün. Windows platformu üzerinden geliştirilmiş olsun, bu durumda bu platformu kullanan kişiler için tarayıcı, yazıcı veya o kişinin kullandığı makine için bir takım bilgilerin çekilmesi gereklidir. Yani bu geliştirilen programın kullanıcının üzerinde çalıştığı işletim sistemine göre bir takım bilgileri çekeceği yeri bilir. Siz bu istemci bilgisayarı Windows OS’ den Linux’ a geçirmek isteyebilirsiniz. Bu durumda yazıcı ve tarayıcı sürücülerini bulabilir, yoksa yazdırabilir, bu uygulamaya bağlanmak için RDP ve benzeri bir çözüm bulabilirsiniz. Ancak gelin görün ki bu yazılım bir şekilde istemcilerin Windows platformunda çalıştığını düşünerek geliştirildiği için bir noktada tıkanabilir ve merkezi bu yazılımda ciddi bir değişiklik yapmak zorunda kalabilirsiniz. İşte buna benzer sizde mobil bile olsa seçeceğiniz platform için bazen böyle sorunlar yaşayabilirsiniz.
Bu aslında gerçek hayatta yaşanmış bir sorun olup tüm yazılım alt yapısı ve veri tabanı Microsoft olan bir sistemin istemci tarafında Windows OS yerine başka bir OS denemelerinde ortaya çıkmıştır. Sadece bu noktada yani farklı bir OS için bu merkezi yazılımının güncellenmesi bile başla başına bir proje olduğu için genel anlamda bu proje başarısız olmuştur.
Buraya kadar aslında son derece eğlenceli olan tablet ve onların işletim sistemlerine ait sıkıcı konulardan bahsettim. Ancak konumuz son kullanıcı gereksinimleri yerine iş gereksinimleri olunca ne yazık ki bu konuları ciddiye almak gerekiyor. Yapılacak küçük bir hata satın alınan ürünlerin çöp olmasına neden olabilir. Bu noktada size en büyük tavsiyem, mevcut sistemleriniz ile en iyi uyumu sağlayacak mobil işletim sistemlerini tercih etmeniz olacaktır. Kurumsal anlamda bu ürünler içini alabileceğiniz destek konusu da tabiki çok önemli bir başlıktır.
Umarım bu konuda yeni proje yapmayı düşünenler için faydalı bir makale olmuş. Bir sonraki makalemde görüşmek dileği ile.